Ne Mutlu Türküm Diyene

13 Ekim 2010 Çarşamba


Ondan bundan birazda şundan bölüm 11

Altın Portakal*Altın Portakal'da vukuat yaşanması artık sıradanlaşmaya başladı.Önce Emir Kusturica itina ile küstürülüp üzerine birde bize düşman edilip ülkeyi terketmesi sağlandıktan sonra ikinci bomba Atilla Dorsay'dan geldi.Atilla Dorsay ilgi ve alakanın Emir Kusturica'ya kaymasından rahatsız olmuş olacak ki Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ı protesto ederek kendi çapında gündem yaratmış.Efendim kendisine ait bir Fotoğraf sergisi açılışı varmış kendi sergisinin açılışına yetşemeyen Atilla Dorsay onu daha fazla beklemeden açılışı yapan Mustafa Akaydın'a kızmış vay efendim benim sergimi bensiz nasıl açarsınız diye.Bizim "Aydın"lar böyle işte dünya kendi etraflarında dönüyor zannediyorlar.Be kardeşim sen kendi açılışına geç kalırsan Belediye başkanı ne yapsın saatlerce seni mi bekleyecek? Adamcağızında işi var demek açılışı yapmayıp gitse bu seferde vay efendim neden açılışımı yapmadan gitti dersiniz.İnsanlık yapıp açılışı yapıp gidince kabahatli oldu değil mi? Sen önce kendi açılışına yetişmeyi öğren sonra milleti protesto etmeye hakkın olsun.

Emir Kusturica mevzusu ise apayrı bir ayıp önce Semih Kaplanoğlu Emir Kusturica festival organizasyonunda yer alıyor diye protesto edip katılmadı.Daha sonra Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'da aynı sebepten zaten Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP'ye geçtiğinden beri katılmadığı festivale katılmayacağını açıkladı.Maşallah tam gelişmiş bir ülkenin Kültür Bakanı'ndan beklenen tavır.Politik olarak festivali baltalamaya çalışmaktan başka bişey değil bu.Madem protesto edecekti sayın bakan Bursa'nın AKP'li belediye başkanı birkaç ay önce Emir Kusturica'yı çağırdığında aklı nerdeydi?

Bir sanatçının düşünceleri eserlerinden önemli değildir.Emir Kusturica Altın Portakal'da kişiliği için değil sanatçı yönü sebebiyle çağrılmıştır.Verilen tepkilerin hepsi anlamsızdır.Nazım komünist diye okumayalım,Ahmet Kaya kürtçü diye dinlemeyelim,Necip Fazıl islamcı diye o şiirlerinden mahrum mu kalalım yani?

Ne de olsa Beyin Bedava...

*Milli Takım dün gece Futbol tarihine Altın Harflerle geçti :) Azerbaycan tarihinde ilk defa bizi 1-0'da olsa yendi.Senelerdir berbat oynadığımız yetmiyormuş gibi şimdi tam dibe vurduk resmen 80'lerin milli takımını izledim.Utandım karşındaki takımın toplam değeri 4 milyon euro senin taplam değerin nerdeyse 100 milyon.Bazıları kabahati Guus Hiddink'te arıyor büyük hata problemin çoğu futbolcularda.Guus Hiddink çıkıp kensidi mi oynayacak adam veriyor taktiği sahadakiler bi halt beceremiyorsa adamcağız ne yapsın?Genel olarak futbolumuzda çöküş yaşanıyor Avrupa Kupalarında doğru düzgün ilerliyemiyoruz.Ben futbol kompetanı değilim oturup bu konu üzerinde çalışması gerekenler şimdiden başlasınlar çalışmaya.Yoksa bu gidişle sokağa çıkacak halleri kalmaz gerçi bizim memlekette herşey olursunuz bir rezil olamazsınız ya orasıda ayrı :)

*Ergenekon davasında bir fasarya daha patladı :) Daha önce de Amirallere suikast davası patlamıştı.Bizim polislerin "bulduğu" Kafes Eylem Planı 2 ayrı bilir kişi tarafından deliller yeniden incelendiğinde bulunamadı.Aklı başında herkesin delil yerleştirildiği uydurulduğu bilinen davada bir gerçek daha açığa çıktı.Üzerinde aylarca türlü türlü yalanlar uyduran "Gazeteci"ler acaba bu gelişme üzerine ne diyecekler merakla bekliyorum.İçlerinden birileri çıkıp kusura bakmayın yargısız infaz yapmışız hata etmiş der mi?

2 Yorumgaçlı Okurcan:

Anken Stein ©8ex-en8 on 13 Ekim 2010 12:12 dedi ki...

Malesefli yıllara geri dönüş. Azerbaycan takımları inan bizim takımlardan daha fazla gelişti. Geçen seneden bu yana takip ediyorum onları. İddaa oynadım hatta azerbaycana 1-0 ama tutmadı başka maçtan yattı.

cemo on 13 Ekim 2010 13:51 dedi ki...

Sinirim tepeme çıktı valla yahu azerbaycan ne kadar iyi olursa olsun bizim yenmemiz lazımdı bu gidişle gruptan zor çıkarız.

Yorum Gönder

Dök içinden geçeni

Yeni kayıtlar Önceki kayıtlar Anasayfa