Ne Mutlu Türküm Diyene

29 Aralık 2010 Çarşamba


Yapraklar döküldü nihayet

10 Yorumgaçlı Okurcan
Yaprak Dökümü
Yurdumun necip milletini senelerdir oylayan neclaya kimle evlenip boşanacak, leylanın başına neler gelecek, ferhunde ferhecek, şevket şevkecek mi, ali rıza bey ne zaman nalları dikecek diye beyin hücrelerini öldüren malum dizi Yaprak Dökümü nihayet sona erdi.Öğrenebildiğim kadarıyla dizi biterken ali rıza emmi imamın kayığına binmiş.Yarın öbür gün ali rıza emmi için bir ilçemizde sela verilir ve temsili cenaze namazı kılınırsa şaşırmam (daha önce bir dizi kahramanı için yaşanmış hadise)

Gözünüz aydın haftada bir gün takriben 3 saat boş vaktiniz oldu şimdiden.Bu boş vaktinizde kitap okuyun,tiyatroya gidin desem para yok (kiminde gerçekten yok kiminin sadece bahanesi) der yüzüme aval aval bakarsınız, sinema peki o da mümkün değil kitaba para ayıramayan millet sinemaya sittin sene gitmez.

Madem kültürel faaliyetlerde bulunamıyorsunuz evinizle,aile fertlerinizle,çocuklarınızla ilgilenin,televizyon yerine onların gözlerinin içine bakın dertlerini tasalarını öğrenin olmaz mı? Tabi kavga etmeden iletişebilmeyi becerebilirseniz.

28 Aralık 2010 Salı


ikibinon'un son demleri

14 Yorumgaçlı Okurcan
Lokal
"Haydi abbas vakit tamam akşam diyordun işte oldu akşam" demiş Cahit Sıtkı Tarancı 2010 ufak ufak voltasını alıyor iken "Kuralım çilingir soframızı;Dinsin artık bu kalp ağrısı" niyetleri bünyeleri sarıyor.

Çok heyecan yapmayın benden size ufak bir tüyo hiçbirşey değişmeyecek boş yerede ümitlenmeyin bu sene nasıl geçtiyse seneyede aynı şekilde boktan devam edecek.Tuzu kurulara yine bişey olmayacak ezilen yine ezilecek.Sap gezen sap kalmaya devam edecek.

Neden? Çünkü "kardan adam olur bizden adam olmaz".Sözü hakikatin ta kendisidir.

Geçen yıl bu vakitler yaptığım 2009'un muhasebesini inceledim değişen birşeyler var mı hesabı yok vallahide billahide yok İnanmayan baksın "2009'da neler öğrendim"

Ha eğer aranızda yılbaşı ikramiyesi bana çıkacak yeni yıla zengin gireceğim yippiii yipii yea yea nidaları atan varsa babayı alacak haberi olsun piyango bana çıkıcak önemli işlerim var lan çekilin aradan.

27 Aralık 2010 Pazartesi


Güme gidiyorduk az kaldı

6 Yorumgaçlı Okurcan
Eskiden yeniçeriler asayişi sağlarlarken şüpheli görükleri herkesi toplar hapse atarlarmış e tabi her şüpheli suçlu olmadığından masumlarda arada kaynar gidermiş.Yeniçeriler zindan kapısını kapatırken hooop güüüm diye nara attıklarından suçsuz yere zindana düşenlere de "güme gitti" denirmiş.Güme gitmek deyimi burdan çıkmış anlayacağınız.Dün yaşadıklarım üç aşşağı beş yukarı eskilerde güme giden zavallıların başına gelenlerle hemen hemen aynı.

Arkadaşımla bir hafta öncesinden bir alışveriş merkezinde buluşmak için sözleşmiştik.ALışveriş merkezi bizim eve ters bir istikamette olduğundan otobüs,dolmuş vb toplu taşıma araçlarıyla gitmek mümkün değil sadece iki alternatif var biri taksi diğeride alışveriş merkezinin servisi.Bedava ulaşım varken taksiye para vermiyeyim dedim demez olaydım bir 10 lira taksi kapısına sıkışırdı altı üstü bende kafam rahat gideceğim yere giderdim.

Bahtsız Bedevi

Tabi alışılageldik bahtsız bedevi stayla ben çıktım yola servis beklemeye başladım.Önünde durduğum yerde bir sağlık ocağı.Bir süre sonra sağlık ocağında görevli olan memur yanımdan nevalesini almış geçti ve anahtarıyla kapıyı açıp içeri girdi.Aradan 10 dakika ya geçti ya geçmedi bir ekip arabası dibimde bitiverdi.İçinden çıkan memur benden kimlik göstermemi istedi bende kanunlara saygılı bir vatandaş olarak kimliğimi uzattım ve neden benden kimlik istediklerini sordum.Meğer işgüzarın biri polis imdatı aramış bir kişi sağlık ocağına girdi biride kapıda gözcülük yapıyor demiş.Allahım yarabbim eğer gerçekten biri hırsızlık yapmak istese neden gündüz gözüne aleni bir şekilde kapıdan "anahtarla" girsin ve gözcülük eden yolun ortasında her zaman insanların servise bindiği noktada beklesin ki? Neyse memurlara karşıdaki sitede oturduğumu söyledim.O sırada camdan bana bakan annemde el sallıyor napıyorsunuz dercesine memur bana dönüp "el sallayan kim?" diye sorduğunda annem dedim.Neyse ekip aracına binmemi istediler bende bindim araçtaki memur telsizden tc kimlik numaramı söyleyerek gbt bakmak isterken babam tüm siteyi toplamış olarak olay yerine intikal etti memurlarla konuştu vs vs bu sırada diğer memurun aklına sağlık ocağını kontrol etmek geldi gitti kapıdan oradaki görevli memurla konuştu geldi arkadaşından kimliğimi aldı ve bana iade etti.Memurlar kibarca istersem beni servis güzergahında bırakabileceklerini söylediler teşekkür ettim ancak bir sonraki servise bineceğimi söyledim memurlarda polis aracına binip görevlerinin başına döndüler.

Ben bir küçük cezveyim köşe bucak gezmeyim

Tabi bu kadar tantana üzerine bende ne gezecek moral kaldı ne bişey durduk yerde bir işgüzar yüznden hemde kendi sitemin önünde polislerle muhattap olmak zorunda kaldım.Bir sonraki servise uzun süre bekledikten sonra bindim ve alışveriş merkezine gittim.Verilmiş bir sözden caydığım görülmemiştir er ya da geç buluşmaya gitmem gerekirdi.Neyse arkadaşımla buluştum gezdik tozduk yemek yedik ama ben bende değilim ki yüzüm gülmeye çalışıyor ama kafamın içinde bin tilki dolanıyor moral çökmüş dibe bir yandan çaktırmamaya çalışıyorum.Keşke beni ihbar edeni şikayet etseydim diye düşünüyorum ama bu sefer şikayet için merkeze gitmem ve şikayetçi olmam ondan sonra iyi bir avukat bulup dava açmam gerekecek bir dünya iş.Ucunda beni rezil edeni bulamamakta var.Ne karakollardan ne de adliyeden hiç hazzetmem vazgeçtim ama hala düşüncelerimin arasında duruyor.Kafam allak bullak oldu benim açımdan oldukça sevindirici bir habere bile sevinemedim.

Şimdi nasılmıyım hala moralim bozuk,tadım yok, şalterler atmış durumda haliyle feci atarlıyım.Patlamaya hazırım umarım sevdiğim birine patlamam ya da bir süre sonra her zamanki gibi içimdeki volkan kendi kendine söner...

25 Aralık 2010 Cumartesi


Laz Navigasyon

3 Yorumgaçlı Okurcan
Laz Navigasyon videosunu ilk izlediğimde gülmekten karnıma ağrılar girdi.Adamlar navigasyon cihazına öyle güzel bir seslendirme yapmışlar ki evlere şenlik :) Gülme garantili

24 Aralık 2010 Cuma


Mimlendim Vol.18

6 Yorumgaçlı Okurcan
Misket
Sevgili ! ™ vєssєℓαм ! tarafından ikinci mimlenişim.Gezdiğim bloglarda bu ara sık sık gördüğüm bir mim geldi sonunda beni de buldu.5 Adet birbirinden enteresan soru var e haliyle bende de enteresan cevaplar.

1.Yeni Yıla Nasıl ve Kimlerle Girmek İstiyorsunuz ?
Valla mümkünse girmemeyi tercih ederim ben tutumlu insanım bu senenin suyu mu çıktı bi beden büyütüp kullanırım ben daha uzun süre.Ama illa giriceksek ailem ve sevdiklerimle girmeyi tercih ederim.

2.Yeni Yıldan Beklentileriniz Nelerdir ?
Gelmemesini bekliyorum olduğu yerde kalsın mümkünse 2011 ve sonrasını silelim tarihten geriye doğru gidelim.Sağlık mutluluk huzur kuşlar çiçek böcük falan.

3.Yeni Yıl Sence Ne Demek ?
Kullanılmakta olan yılın son kullanma tarihinin geçtiği günden sonra başlayan yeni günlere verilen ad toplam 365 gün geçincede bir sonraki yıl oluyor kendisi.Başkaca bir anlamı yok çektiğimiz çilelerin uzunluğunu ölçmeye yarayan yeni bir zaman dilimi o kadar.

4.Yeni Yılda Ne Olursa Çok Mutlu Olursun ?
Yılbaşında büyük ikramiyenin bana çıkması ya da ilk hafta sayısal lotonun bana çıkması gerisi kesmez :)Aslına bakarsanız başka şeylerde var ama onların gerçekleşmesi çok zor off scarlett offf :(((

5.Yeni Yıla Dair Mesajın Nedir ?
Ayağını denk al...

Şimdi bu mimi Tjaala ve yeşiL 'e havale ediyorum bakalım :)

22 Aralık 2010 Çarşamba


Spor Medyası Komedyası

11 Yorumgaçlı Okurcan
Fenerbahçe*Efendime söyliyeyim iş bu yazının sebebi Aziz Yıldırım'ın bir açılışta Arda Turan'la karşılaşması üzerine sarfettiği “Ulan Arda sen de mi buradasın? latifesi üzerine kopartılan yaygaradır.Vay efendim koskoca başkan nasıl ulan dermiş de yok efendim Galatasaray'ın kaptanı bunun altında nasıl kalır mış :) Adamlar işi gücü bırakmışlar sanki uğraşılacak başka bir mevzu yokmuş gibi bunu tartıştılar şaka gibi.Ondan sonra bizi neden kimse izlemiyor,okumuyor diye dövünüp duruyor programlarında ve köşelerinde s.çıp sıvamaya devam ediyorlar.

Türkiyede spor medyasının bu kadar berbat olmasının sebebi işte bu zihniyetteki insanlar tarafından yönetilmesidir.Futbolun gerçek sorunları yerine magazinel yönü üzerinde saçmalamayı sevdiklerinden bir türlü insanlar gerçek haberleri okuyamıyor gerçek haberlerden haberdar olamıyorlar.Bu konuda kalem oynatanlar ya da program yapanlar sporu dahası futbolu içten gelen bir şekilde sevmiyorlar.İşleri güçleri palavra, sansasyon, öküz altından buzağı çıkartma çabası.

*Fenerbahçe Acıbadem Bayan Voleybol Takımı Dünya Kulüplerarası Voleybol Şampiyonu olarak büyük bir başarıya imza attı.Canı gönülden tebrik ediyorum kendilerini.Ne yazıkki bizim güzide medyamız bu başarıyı pek göremedi yeterince ilgi ve alaka göstermediler tabi başkanın arda ile olan diyaloğu varken voleybolda dünya şampiyonu olmuşuz kime ne :)

*Fenerbahçe'nin kupa sefaleti son sürat devam ediyor.Bucaspor karşısında tel tel döküldüler.İzlerken şu buca bize 5 çeksede rahatlasak diye düşündüm başka türlü takımın sırtından kamburları atamayacağı kesin.Şu kadro Fenerbahçe'nin çaycısına verilse ligde ve kupada daha başarılı olurdu eminim.Sorun ne sadece Aykut Kocaman'dan ne de sadece oyunculardan kaynaklı değil ikisi birden.Uyum sağlayamadılar kaynaşamadılar ve sinerji yakalayamadılar.Aykut başarısız bir teknik direktör değil oyuncularda kalitesiz değil ancak Futbol gibi takım sporlarında her zaman iki pozitif bir aradayken sonuç pozitif olacak diye bir kaide yok.İnşallah ilk yarı bittiğinde alınacak tedbirler ve yapılacak takviyelerle durumu toparlayabilirler yoksa bu oyunla ligin sonu gelmez...

21 Aralık 2010 Salı


New York'ta Beş Minare nasıl bir film?

5 Yorumgaçlı Okurcan
New Yorkta Beş MinareGösterime girdiğinden beri New York'ta Beş Minare'yi izlemek konusunda tereddütlerim vardı.Bir yanda okuduğum negatif eleştiriler diğer yanda yerli filmlere karşı beslediğim umudum iki arada bir derede kalmıştım.En sonunda tereddütleri geride bırakıp izlemeye karar verdim.İyiki negatif eleştirilere takılıp kalmamışım film sanki Türk sineması aksiyon çekemez tezini çürütmek için yapılmış.Hakkında söylenebilecek negatif tek şey hikayenin filmin ortalarında akışkanığını kaybetmesi aksiyondan filmin özü olan asıl dramatik hikayeye tam olarak geçiş yapamamış olmaları.Film sanki iki ayrı yönetmenin ilk yarısını sen yap ikinci yarısını ben diyerek çektikleri bir eser gibi duruyor.O geçişi başarabilseler dörtdörtlük film olurmuş.Oyunculuk tek kelimeyle muhteşem,Aksiyon sahneleri,Seçilen mekanlar,mekanlardaki kamera açıları türk sinemasında görmeye alışık olmadığımız derecede kaliteli.Mahsun Kırmızıgül Türkiye gerçeklerinden yola çıkarak birinci sınıf amerikan aksiyon filmleriyle kapışacak kadar olmasa da (Filmin başındaki çatışma sahnesi biraz daha gerçekçi olsaydı keşke)çok güzel bir işe imza atmış ve gittikçede çıtayı daha yükseğe koyuyor.Yönetmen olarak Mahsun Kırmızıgül'ü Görüntü yönetmeni olarakta James Gucciardo'yu takdir etmek gerek.Sinema açısından olumlu bir gelişme tabiki ama bizim diğer yönetmenler için ne derece olumlu orası tartışılır :) Oyuncular hakikaten filme kendilerini vermişler hele son sahnede öyle bir oyunculuk var ki Haluk Bilginer'e ve annesini oynayan Suna Selen'e şapka çıkartılır insanı bu kadar derinden yaralayan bir sahne nadir bulunur.Mustafa Sandal'ı oyunculuk açısından gayet yeterli buldum yabancı oyuncular Danny Glover,Robert Patrick,Gina Gershon işlerini her zamanki gibi iyi yapmışlar.Ali Sürmeli ise hoca rolünde resmen döktürüyor.Ayrıca belirteyim New York'ta Beş Minare'deki sahne izlediğim en iyi zikir sahnesiydi o kadar güzel çekmişler ki izlemek lazım anlatılmaz.Ah birde filmdeki zorlama mesaj kaygısı olmasa bir kesime selam çakmak gibi bir durum olmasa tadından yenmezdi ama o kadarcık kusuru da görmezden gelebiliriz.Bazıları yabancı oyuncular konusunda tarihigeçmiş eski ve yan rol oyuncularıyla çalışılmasını beğenmemiş olabilir ancak bu Hollywood oyuncuları ile Türk sinemasının tanışması için güzel bir fırsat.Umarım bundan sonra yapılacak filmlerde Hollywood'dan başrol oynayan oyuncularıda bizimkilerle beraber görebiliriz.

Filmin konusuna gelecek olursak kanlı eylemlere imza atan dinci terör örgütüne yönelik yapılan bir operasyon ertesinde örgütün eylemlerini yönlendiren isim olarak Hacı Gümüş (Haluk Bilginer) ortaya çıkar kod adı "deccal" dir.Hacı Gümüş hakkında kırmızı bülten çıkartılır ve Amerikada yakalanır.Hacı Gümüş'ü Türkiye'ye getirme görevi Acar (Mustafa Sandal) ve deccal'in kimliğini deşifre eden Fırat (Mahsun Kırmızıgül)'a verilir.Bu ikiliyi Amerika'da büyük süprizler beklemektedir.

New Yorkta Beş Minare New Yorkta Beş Minare New Yorkta Beş Minare

New York'ta Beş Minare - Fragman

20 Aralık 2010 Pazartesi


Afacan Balık Firarda

2 Yorumgaçlı Okurcan
Calvus
Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir derler.Bende balığımı kaybettim hemde hepi topu 55 cm boy 45 cm eni olan bir akvaryumun içinde.Öğlen yemlemesi sırasında Akvaryum içtimasında var yazılmış olan afacan calvusumuz sigara almaya çıkıp döndüğümde kayıplara karışmıştı.

Birlikte firar var

Seçenekler gayet basit ya kayaların arasında ya yer yarıldı içine girdi ya kuş oldu kanatlanıp uçtu ya da akvaryumun dışına atladı.Kayaların arasındadır diyip yem attım yok, camı tıklattım yok,akvarymun çevresini ki gayet minnoş bir odada yaşamaktayım kardeşimle beraber el feneriyle aradık bulmadık.Ümidimi hepten yitirdikten sonra ne yapalım biraz ara verelim yemekten sonra tekrar ararız dedim elden bişey gelmez.Dışarıya firar ettiyse çoktan kurumuştur ortalık kokmasın diye ölüsünü bulmak lazımdı.

Aç ayı oynamaz

Yemeğin üzerine benim saksı çalışmaya başladı, önce leğeni aldım akvaryumdaki bütün kayaları çıkardım, çıkarmadan önce salladım ki eğer deliklere girdiyse korkup çıksın nafile, ışığın altında tekrar kontrol ettim yine yok.Madem bu kadar zahmet edip kayaları çıkardım bari musluğun altına tutayımda arasında pislik kaldıysa çıksın temizleyeyim dedim.Kayaları leğenden çıkartıp tek tek iyicene suya tuttum sonuncu kayaya geldiğimde suyun altında bir kuyruk farkettim :)

Firari balık yakalandı

Hemen akvaryuma koştum kayayı suya daldırdım baktım bir hareket yok.Sıkıştı balık diye kuyruğundan tutmaya kalkınca afacan can havliyle kendini akvaryuma atıverdi.Allahın akıllısı nasıl saklandıysa bu kadar uğraşıdan sonra anca ortaya çıktı.Nasıl sevindim nasıl sevindim anlatamam.Ancak balık kayadan çıktıktan sonra durumu pek hoşuma gitmedi akvaryumda bir kenara pıstı tabi 1-2 dakika suyun dışında kalınca hayvancağız oldukça sersemlemişti.Yüzgeçleri dikip tanganyika cennetine gidecek diye oldukça endişe ettim.Aradan birkaç saat geçtikten sonra kendine geldi şimdi yeniden akvaryumun efesi kesildi bütün balıkları köşe bucak kovalıyor.

Tabi bu durumda üzerine akvaryuma birdaha oluklu kaya koyarmıyım tövbe oluklu olanları balkona kaldırdım yarın çekiçle oluklarını yokedicem.

19 Aralık 2010 Pazar


Fırat Tanış -Yani

17 Yorumgaçlı Okurcan
Fırat Tanış'ın bestekar yönünü bilmiyordum tesadüfen televizyonda Yani'yi söylerken izlemeden önce.Gerçi bu öğrenme olayı biraz eski ama blogda yazmak daha yeni nasip oldu.Beni sürekli takip edenler mevzuları biraz geriden takip ettiğimi bilirler.Maalesef jeton köşeli elden bişey gelmiyor imalat hatası:) Şarkıyı Emre Altuğdan dinlerken çok beğenmiştim ne yalan söyliyeyim ama Yani'yi bestecisinden dinlemek çok daha keyifli.Fırat Tanış için muhteşem ses şöyle güzel böyle güzel demek mümkün değil fakat adam hakikaten hissederek söylüyor ne de olsa kendi bestesi.



Yani Şarkı Sözü:

Geçtiğimiz yolları arıyor gözüm yine
Sanırım şehir uzakta kalıyor
Ellerimi uzatsam tutmak isterim günü
Ama güneş her gece tepemde doğuyor

Yani olmuyor, olmuyor istesem de
Kimse gelmiyor, beklesem de
Yani olmuyor, olmuyor istesem de
Kimse gelmiyor

Yaz kokusu duyardım kışın ortasında bile
Uzun cümleler kurardım konuşurken
Eski filmlerde kaldı böyle sözler deniyor
Ama şimdi filmler bile eskimiyor

Söz-Müzik:Fırat Tanış

16 Aralık 2010 Perşembe


Ondan bundan birazda şundan bölüm 14

4 Yorumgaçlı Okurcan
Türkiye
*Gözün aydın Türkiyem Hükumetimizin ortaya attığı "İleri Demokrasi" kavramının ne olduğu en sonunda ortaya çıktı.Economist dergisinin yaptığı araştırmada 167 ülke içinde 89.olarak büyük bir başarıya imza attık.Tanzanya,Uganda,Sierra Leone, Pakistan, Haiti ve Nikaragua ile hemen hemen aynı sıralardayız.Efenim dergi yönetim şekillerini Tam Demokrasi,Kusurlu Demokrasi,Karma(hibrit) Rejimler ve Otoriter Rejimler olmak üzere 4 gruba ayırmış.Bizde burada Hibrit rejim kategorisinde yeralmaktayız.Demekki neymiş "İleri Demokrasi = Hibrit Rejim miş :))) Biraz daha demokratikleşirsek otoriter rejim olabilirmişiz.Seneye inşallah biraz daha öğrenci, memur, işçi coplarsak biraz daha masumları içerde,mahkemelerde süründürürsek olur valla azimle neler başarılmaz ki? 90 yıl önce ne için yola çıkmıştık ne hale geldik.Tebrikler hatta bravo %58 eserinle gurur duyabilirsin...

*Geçtiğimiz yaz yaşanan acı bir hadise vardı hatırlarsanız üniversite öğrencisi Hüseyin Can Menekşe yüzme havuzunda aydınlatmadaki elektirik kaçağından çarpılmakta olan yiğenini kurtarmak için gözünü kırpmadan suya atlamış kuzenini kurtarmayı başarmış ancak kendisi daha fazla dayanamayıp hayatını kaybetmişti.Daha sonra sitenin havuzundaki tertibatın arızalı olduğu 20 liralık bir akım düzenleyici (röle) takılmış olsaydı kimsenin ölmeyeceği ortaya çıkmıştı.Doğal olarak Hüseyin'in ailesi site yönetimi hakkında dava açmış geçen yapılan duruşmada site yönetimi akıllara seza bir savunmaya imza atmış.Savunmalarında site yönetiminin havuzda elektirik kaçağı olduğunu herkese bildirdiğini Hüseyin Can Menekşe'nin buna rağmen havuza girdiğini bu nedenlede hayatını kaybetmesinde site yönetiminin değil kendinin sorumluluğu olduğunu beyan etmişler.Ben açıkçası merak ediyorum bu savunmayı yapan arkadaşın kendi evladı o havuza girse ve hayatını kaybetse site yönetimini mi suçlar tertibat almadıkları için yoksa suç bizde diye sineye mi çeker? Bre dangozlar madem elektirik kaçağı var havuzun suyunu neden boşaltmazsınız.Hadi boşaltamadınız diyelim başına birini dikip insanların içine girmesini neden engellemezsiniz.Ne diyeyim arkadaş yüzsüzlükte çağ atlamış insanlar haberimiz olmamış.

*Milliyetin internet sitesindeki bir haber dikkatimi çekti.Başlık şöyleydi "Galatasaraylı güzelden Alex'e red!" dedim allah allah noldu acaba alex gibi efendi bir futbolcu gidip Galatasarayın bayan sporcularından birine mi asıldı da reddedildi.Meğer bir yardım balosunda piyangodan sosyetemizin güzide hanımlarından Elif Dürüst'e Alex ile bir akşam yemeği çıkmışta hanfendi istememiş başka biriyle değiştirmiş çıkan ödülü:) Hani güzel görmesek yeriz de kusura bakmasınlar elif hanımın neresi güzel ? Yok eğer o güzelse biz bu güne kadar güzel diye yanlış şeyleri beğenmişiz.

*Tabi bu kadar karamsar olmamak lazım dünyada güzel gelişmelerde yaşanmıyor değil (en azından benim için) Scarlett Johansson eşinden boşanıyormuş yuppi artık en azından bir şansım var.Bu güne kadar bir evliliği yıkmamak adına Scarlett'e pek ilgi göstermemiştim yuva yıkanın yuvası olmaz di mi efenim ama madem evlilik bitiyor durumlar değişti ilgi alanıma girdi kesinlikle kaçarı yok benim olacaksın Scarlett nıhahahahahahaha (Eski Türk Filmlerindeki kötü adam kahkahası) :)

15 Aralık 2010 Çarşamba


Balıklarım geldi

14 Yorumgaçlı Okurcan
Calvus Frontosa

Siparişini bir hafta önce verdiğim frontosa ve calvus'larım geldi sonunda.Piyasada (akvaryumcularda) kol gibi fiyatlardan satılan yavruları yeni tanıdığım akvaryumcu sayesinde piyasa fiyatının nerdeyse yarısına almayı başardım.Şu anda akvaryum içinde diğer balıklarımla beraber takılıyorlar bakalım inşallah alışma sürecini zaiyatsız atlatırız.Sadece iç flitreyle ne kadar dayanacaklar merak ediyorum en kısa zamanda kaliteli fakat ucuzundan bir dış flitre almam lazım.Ayrıca balık sayısıda arttığından artık daha fazla mağaramsı oluşuma ihtiyacım var dekorasyonuda yenilemem gerek.

13 Aralık 2010 Pazartesi


İş başvurusundan ücret talep etmek

9 Yorumgaçlı Okurcan
Pegasus HavayollarıYeni öğrendiğim ve öğrendiğimde de hafifçe tebessüm etmeme neden olan olay Pegasus Havayollarına iş başvurusu yaptığınızda sizden 15 TL talep etmeleri :) Enteresan hem iş için başvuracağım hemde para ödemek zorunda kalacağım ne güzel değil mi ayda 1000 kişi başvursa 15.000 TL eder maşallah tüm ik bölümünün maaşları çıktı dümeni kurmuşlar maşallah."Havacılık Sektöründe farklı ve öncü uygulamalara imza atmış olan Pegasus Ailesi, İnsan Kaynakları alanında da verimli stratejiler uygulayabilmek adına Ücretli Başvuru uygulamasına devam etmektedir." Amma stratejiymiş arkadaş başvuranların parası olmadan geliştiremiyorlar :)Taş atıp kolları yorulmuyor nasıl olsa.Aslında paravan bir şirket açıp gazeteye ve internet üzerinden iş ilanı verilebilecek sitelere ilan bıraksan ayda nerden baksan 500 kişi gelir firmanın adıda önemli değil yeterki işçi aradığını söyle bir cv getr yanınada 10 lira başvuru bedeli desen millet uçarak gelir.Her ay birini işe alıp birini postalasan her ay net 5000 tl kazancın olabilir.

Tabi bunun birde işbaşvurusunda bulunanlar kısmı var adam zaten paraya ihtiyacı olduğundan seninle çalışmak isterken sen ondan para talep edersen ne olacak.Mesela her işyeri aynı prosedürü uygulayıp iş başvurusundan para almaya kalkarsa çalışmak isteyen insanlar birden çok yere kolay kolay iş başvurusunda bulunamayacak demektir.Maddi anlamda gücü olmayan insan hepten bitti.

Gerçi bizim insanımızın alışkanlığıdır ucuz şeyin kıymeti olmaz.Denemek için bir dükkana 5 liralık malı koyun aynı malı üzerine alacalı laflar yazarak 50 liraya satarsınız ama 5 liralık mal satılmaz.Madem iş başvurusu ücretli biz koşa koşa pegasus'un kapısında sıraya girelim diyenler çıkabilir.

En iyisi pegasus'a gidip ben uçmak istiyorum ama önce beni istanbula uçurabilmeniz için bana başvuruda bulunmanız gerekli lütfen cv'nizi ve referans mektuplarınızı getirmeyi unutmayın tüm sivil havacılık kurallarına uygun uçtuğunuza dair 8 ayrı kurumdan bilirkişi raporu,4 vesikalık fotoğraf,savcılıktan temiz kağıdı ve ikametgah ilmuhaberinide cv'nize ekleyin [Ayrıca her çalışanınız için cv,vesikalık fotoğraf,savcılıkta temiz kağıdı,amirleri tarafından tutulmuş sicil raporları,verem savaş derneğinden sağlık taraması ve gaita muaynesinden gelecek temiz raporu,pilotlarınız için akıl sağlığı yerindedir raporu(her çalışanın belgelerinin incelenebilmesi için çalışan başına 100 TL)]Başvuru ücreti 1000 TL :) ve Senede birden fazla uçmak istediğim için biletlerimi ihaleyle alacağım ihaleye katılmak isterseniz adresimi vereyim diğer firmalarla beraber ihaleye girin ben tekliflerinizi değerlendireceğim ona göre bilet alacağım ihale şartnamesi için de 5000 TL rica edeyim diyeyim tepkileri ne olur acaba?

Yaşasın vahşi kapitalizm ve sınırsız sömürü tebrikler Türkiye durmak yok uyumaya devam....

12 Aralık 2010 Pazar


Bir nefes mutluluk

9 Yorumgaçlı Okurcan
Kar
Dün gece yatmadan önce bilgisayarın başından kalkıp izmarit konservesine dönmüş küllüğümü çöpe dökmek için balkona çıktığımda ne göreyim incecik kar yağıyor.Adımımı atar atmaz yıllardır hasretini çektiğim taze karın ilk ezildiğinde çıkan o sesi duymak herşeye bedeldi.Kenara doğru yaklaştığımda kar artık benim üzerimede gelmeye başlamıştı ferahlık veren soğukluğunu özlemişim doğrusu.Eski bir dosta kavuşmuşcasına sevindim.Hemen kenarda birikmiş karlardan bir kartopu yaptım haşarı çocuklar gibi.Dayanamadım karşı apartmana doğru savurdum gece vakti duvarda patlayan kartopunun sesini benden başkada kimseciklerin duymadığına eminim.Gökyüzü o kadar güzeldi ki güneş doğmadan hemen önceki kızıllığın biraz koyusu kaplıyordu üzerimizi.Uzun zamandır ilk defa minicik bir parça da olsa mutluydum.Aklıma çocukluğum geldi.Kar yağdığında arkadaşlarla beraber yakınımızdaki tepeden kendi yaptığımız kızak kılıklı tahta parçalarıyla kaymaya çabaladığımız günler.Kartopu savaşları,kardan adam yapma denemeleri hepsinin ardından artık buz tutmuş ellerimizi, eldivenlerimizi, montlarımızı bizim apartmanın girişindeki sıcacık kaloriferde ısıtabilmek için koşuşturmalarımız...

Üşüdüm hemen içeri kaçtım.

Hey gidi günler hey ihtiyarlıyormuyuz artık ne? daha dün yaşanmışcasına aklımdaki hatıralar sanki gökyüzündeki yıldızlar kadar uzak tıpkı mutluluk gibi...

10 Aralık 2010 Cuma


Legend of the Guardians - Baykuş Krallığı Efsanesi nasıl bir film? - Fragman

0 Yorumgaçlı Okurcan
Legend of the Guardians
Legend of the Guardians - Baykuş Krallığı Efsanesi için Warner Bros'un son harikası denilebilir.Ufaklıklar için hazırlanmış ancak yapısı,işlenişi ve seyrine doyum olmayan tadıyla yetişkinlere de hitap eden onları sıkmayacak komedi ve macera'nın harmanlandığı bir animayon filmi.Görsellik ve atmosfer konusunda neredeyse kusursuz.Yönetmenliğini Zack Snyder'ın yaptığı film Kathryn Lasky'nin Guardians of Ga'Hoole kitap serisinin ilk parçası "The Capture"ın uyarlaması.Benden tavsiye ailecek izlenebilecek bir film arıyorsanız Legend of the Guardians - Baykuş Krallığı Efsanesi tam size göre.Konuya gelecek olursak Soren ailesi ve kardeşleriyle (Kludd ve Eglantine)mutlu bir hayat yaşayan baykuş yavrusudur.Babasının onlara anlattığı kahramanlıklarla dolu Guardians of Ga’Hoole hikayelerine bayılmaktadır.Büyüdüğünde onlardan biri olmayı hayal etmektedir.Kardeşi kludd'la beraber uçma denemeleri yaptıkları bir gün kendilerine Pure Ones diyen bir grup kötü niyetli baykuş tarafından kaçırılırlar.Geldikleri yer korkunçtur yavru baykuşlar evlerinden kaçırılmakta işe yarayanlar asker zayıf olanlar ise köle olarak kullanılmaktadır kludd içindeki engellenemeyen hırsıyla burada pure ones'e katılır soren ise orada edindiği arkadaşı Gylfie ile birlikte kaçar.Yavru baykuşları ve baykuş krallığını kurtarmanın tek yolu dinlediği hikayelerdeki büyük ağacı bulmak ve Guardianlara ulaşmaktır.

Legend of the Guardians Legend of the Guardians Legend of the Guardians

Legend of the Guardians - Baykuş Krallığı Efsanesi Fragmanı

9 Aralık 2010 Perşembe


Ahvalim 4

4 Yorumgaçlı Okurcan
*İçimde bir sıkıntı var hayırlara vesile olsun inşallah.

*Accayip nezleyim burnum akıyor, başım ağrıyor lafın kısası dökülüyorum

*Ankarada hava iyiden iyiye soğumaya başladı bir kar yağsada yumuşasa.Kartopu oynamayı özledim nan 30 yaşından sonra çocuk gibi kartopu oynayasım var dile kolay 5 senedir kar yüzü görmemişim taze kara basmayı o çıkan enfes sesi duymayı off ulen offffffffff.

*Birkaç yerden iş konusunda beklentilerim var umarım olur

*Haftasonu balıkçıya vermiş olduğum siparişler gelmedi.Allahtan habire gidip gelmek zorunda değilim telefonumu verdim gelince arayacaklar.

*Murpy Kanunları sanırım benim içi yazılmış.(Bknz "Murphy'nin altın kuralı: Altını olan kuralı koyar." ya da "Bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, ters gidecektir.,Bir şeyin birkaç şekilde ters gitme olasılığı varsa, hep en kötü sonuç doğuracak şekilde ters gidecektir.,Bir şeyin ters gidebileceği olasılıkları engelleseniz bile, anında yeni bir olasılık ortaya çıkacaktır.")

8 Aralık 2010 Çarşamba


Game of Thrones Geliyor - Fragman

0 Yorumgaçlı Okurcan
Game of Thrones
HBO kanalının yeni dizisi Game of Thrones 2011 bahar aylarında beyazcam'a düşecek.Fantastik öğeler barındıran Game of Thrones fantastik olsun çamurdan olsun diyen benim gibi insanların iştahını kabartıyor.İlk sezonu biri pilot toplam 10 bölümden oluşacak.George R. R. Martin’in A song of ice and fire kitap serisinin ilk kitabının dizisi izlenmeyecek gibi değil.Kadro da şahane Sean Bean,Lena Headey,Peter Dinklage,Harry Lloyd,Jennifer Ehle,Mark Addy,Alfie Allen, Nikolaj Coster-waldau daha ne olsun zaten Sean Bean,(Ada,Yüzüklerin Efendisi,truva) Lena Headey (300 spartalı,Çılgın Kardeşler,mağara) başlı başına izlemek için yeterli bence.Dizinin yönetmenliğini ise Thomas Mccarthy yapıyor.Fantastik Thrones dünyasında ortaçağ atmosferinde westeros şehrinde yaşayan stark ailesi ve etrafında dönen taht oyunları entrikalar konu edilecek.Dizinin uyarlaması olduğu kitabı okumadım ancak en kısa zamanda okumaya niyetliyim fragmanından görüldüğü kadarıyla uyarlaması bu kadar güzel olan kitapta okunur.


Game of Thrones Game of Thrones Game of Thrones

Game of Thrones Fragman

6 Aralık 2010 Pazartesi


Ondan bundan birazda şundan bölüm 13

0 Yorumgaçlı Okurcan
Holywar*Geçenlerde yazmıştım üremeli mi ürememeli mi diye Beşiktaş-Bursaspor maçından sonra kesin kanaat getirdim artık ürememeli arkadaş eğer çıkan veledler böyle vandal böyle dangoz çıkacaksa üremeyin arkadaşım.Bir futbol maçını bile efendice izlemekten aciz canlıların yaşamaya hakkı olmadığına inanıyorum.Aklı başında bir insan maç izlemeye neden bıçak,sallama,şiş vs vs benzer ekipmanlarla gider ? Gitmez!!! Aklı başında olmayan insanların dışarıda elini kolunu sallayarak gezmesine nasıl izin verilir yer Türkiye olursa izin verilir tabi ki.Yol yakınken vazgeçin sadece bakabileceğiniz kadar yapın yapabileceğiniz kadar yaptığınızda uçkurunuza sahip çıkamadığınızda piyasaya çıkan eserler ortada yol yakınken dönün...

*Çok şükür Anayasa referandumundan sonra ileri demokrasiye geçtik artık hükumetimizin elinden tutan olmadığından gerçek yüzleri yavaş yavaş ortaya çıkıyor.İleri demokrasiye giriş 101 in ilk dersi Gösterilerde cop yeme sanatı.Yetmez Ama Evetçi güruhun protestolarda dayak yiyen öğrenciler için yüreği sızlamış aman efendim sepet efendim diye serzenişte bulunuyorlar destekledikleri insanlara.A benim kuzucuklarım kerizlendiğiniz daha yeni mi geldi aklınıza desteklediğiniz insanların demokrat olmadığı ellerine geçen ilk fırsatta sizleri de ezeceklerini düşünemediniz mi? İran devriminden önce sosyalistlerle islamcıların ittifakı ardından gerçekleşen devrimin sonrası ittifakın meyvesi olarak iranda sosyalizm namına bir insan bırakmadıklarını direnenleri katlettiklerini ne çabuk unuttunuz.Biz sizlere açıkça referandum öncesi hatırlatmamışmıydık o zaman biz faşist biz beyinsiz olmamışmıydık nazarınızda...Geçmiş olsun.Gözünüz aydın yakında sıra sizede gelecek :)))

*Bir gecede durduk yere 2.354 dolar zenginleşmişiz millet sormayın o gece bende bir rahatlama bir ferahlama of of hemen ezesim geldi payıma düşen 2.354 doları rahatlık battı :) Artık komik olmaya başladı kağıt üzerinde yaşanan zenginleşmeler.Kimseye yeni iş yok,üretim artışı desen yok,yeni işyerleri açıldığı yok nasıl oluyorsa zenginleşip duruyoruz.Allah muhafaza bu işin sonunda bir gecede batmazsak iyi olur.Bakarsınız 15.000 dolara dayanan kişi başına düşen milli gelir bir sabah uyanmışız 3.500'e düşmüş.

*Nasa büyük sansasyon yaratacak bir haber verecekti güya meğersem yeni keşfettikleri bir bakteri arsenikle beslenebiliyormuş.Bende dünya dışı yaşamı keşfettiler zannetmiştim.Yahu arsenikle değil hücre Türkiyede insanlar bile yaşıyor her tarafımız arsenik her tarafımız kanserojen her tarafımız kimyasal ama bak hepimiz turp gibiyiz maşallah gerçi akıl sağlığımız pek yerinde değil ama olsun bu ortamda yaşayabilmek için aklımızdan fedakarlık ettik :)))

5 Aralık 2010 Pazar


Selda Bağcan - Moğollar - Yalan Dünya

2 Yorumgaçlı Okurcan
Selda Bağcan'ın pek bilinmeyen şarkılarından biridir Yalan Dünya dün youtube'de gezinirken denk geldi.Açıkça söylemek gerekirse bende epeydir dinlememiştim.Selda Bağcan ve Moğollar sağolsun kulaklarımın pası gitti.Dinledikçe eskilere gittim iyi geldi.



Selda Bağcan - Yalan Dünya Şarkı Sözleri:

Oy dünya yalan dünya
Yalan, yalan, yalan dünya

Mecnun Leyla'ya vurulmuş
Kerem Aslı'ya kul olmuş
Ferhat Şirin'le yoğrulmuş
Arzu'yu Kamber'e vereydin ya
Yalan, yalan, yalan dünya

Kimisini ağlatırsın
Kimisini güldürürsün
Genç yaşlarda öldürürsün
Ölüme çare bulaydın ya
Yalan, yalan, yalan dünya

Dağların var yüce yüce
Yaylaların koca koca
Yalan dünya uçtan uca
Sulh içinde olaydın ya
Yalan, yalan, yalan dünya

Biraz umut vermedin ki
Zalimi yere sermedin ki
Haktan yana olmadın ki
Yüzünü garibe döneydin ya
Yalan, yalan, yalan dünya

4 Aralık 2010 Cumartesi


Mimlendim Vol.17

9 Yorumgaçlı Okurcan
Efenim popüler olmak amma zormuş yahu habire mimleniyorum şikayetçimiyim asla sevilmek güzel şey :) Sevgili *****Zennube*****'cim yememiş içmemiş hemencik beni mimleyivermiş.Mim konumuz "bir kişiyi seçip onunla neler yapmayı sevdiğinizi yazın" şimdi aklıma gelen ilk şey sigaram olduğundan onu yazayım.Kimseciklerde gücenmemiş olur böylece.

Canım sıkıldığında hemen yakarım bir sigara valla anında dağılır dertler tasalar desem yalan olur.Olmuyor sigara dost falan değil millet uyanın artık, rahmetli annanem derdi "Dumanını yel parasını el alır" hakkaten öyle.Yazdığım şiirlerde de bol bol sigara imgesi kullanırım ne halt yemeye kullanıyosam.Tanju babanın dediği gibi Benim en iyi dostum içkim sigaram,Onlarda terk ederdi olmasa param sigaranın dostluğuda cebinizdeki parayla doğru orantılı.Bide pis kokuyor lanet kendisi gibi benide kokutuyor iplis bunun üzerine bi proje yapmak lazım içen kişiyi kokutmayan sigara :)

Ya şimdi düşününce ben kimseyle bişey yapmak istemiyorum niye ki? Galiba yine bunalım günler beni bekliyor of of of....

3 Aralık 2010 Cuma


Pervane

0 Yorumgaçlı Okurcan
Marifet ateş olmak değil,
Pervane olmaktır.
Öleceğini bile bile,
Işığa doğru kanat çırpmak,
Alevlerin kollarına kendini bırakmak...


Cemo
04.12.2010

2 Aralık 2010 Perşembe


Üremeli mi ürememeli mi?

6 Yorumgaçlı Okurcan
Bazen kendimden başka şeyleri düşünmeye fırsatım olduğunda aklıma geldikçe tayyip emminin en az 3 çocuk yapın nüfusumuz neslimiz kuruyacak hezeyanlarına gülümsüyorum.Bırak kurusun erkekleri Ajdar kızları Bilge İbik kıvamında olan bir millet yokolmayı hakediyordur zaten.Bana kalsa herkesin iqsunu ölçtürür 120 den aşşağı iq seviyesindeki kadın ve erkekleri kısırlaştırırım.Ha illa çocuk isteyen varsa yetimhaneler ağzına kadar dolu isteyen oradan alsın bir garibanı sevindirsin hemde çocuk özlemini gidersin.

Eminim bir 20 sene sonra faydası görülmeye başlanır en azından yeni nesiller iş derdi yaşamazlar,okullarında adam gibi 16-20 kişilik sınflarda okur,hastane sıralarında ölmezler,her yerde kuyruklarda beklemek zorunda kalmazlar.

Adam gibi yetiştiremeyecekseniz çocuk yapmayın kardeşim yeter yıldım artık salakların,cahillerin,görgüsüzlerin hakim olduğu bir toplumda yaşamaktan.Kaza kurşunuyla ölürmüyüm,yolun ortasında çıkan bir kavganın arasında kalıp bıçaklanırmıyım, kaldırımda yürürken aniden kaldırıma çıkacak bir aracın altında kalırmıyım diye düşünmekten yoldan geçerken 100 sefer sağı solu kontrol etmekten bıktım.

Yaşlılar ne olacak emeklilik sistemi ne olacak diye soran varsa onlarda kendi başlarının çaresine baksın arkadaş "Yazın yediğin hurmalar kışın kıçını tırmalar"

29 Kasım 2010 Pazartesi


Mimlendim Vol.16 - Aşk Nedir?

1 Yorumgaçlı Okurcan
Allahım yarabbim ne çok popülerim bu ara (herkesin bir popisi olmalı) ağlamak istiyorum sayın okurcular mim üstüne mim hayırdır inşallah (Mabadımızı kaşıyalım nazar değmesin) sevgili ! ™ vєssєℓαм ! beni mimlemiş kendisine teşekkür etmeyi borç bilir yarışmacı diğer blogger arkadaşlara başarılar dilerim velleddalin dinimiz amin...

Konumuza gelecek olursak "Size Göre Aşk Nedir ? Bir İlişkiden Neler Beklersiniz ?" aslında bu mim bana bundan bir 5 yıl kadar önce paslanmış olsaydı ( o zaman bloğum yoktu ama olsun) eminim sayfalarca yazı yazabilirdim methiyeler düzebilirdim ama artık yazamam aşka olan inancımı kaybettiğimden mütevellit devir ekonomi devri az ve öz yazmak lazım babamızın malı değil bu bloglar diyorum:)

Aşk üzerine bazı önermelerde bulunabilirim yaşanan süreci aktarabilirim nacizane

Aşk Nedir?


*Aşk başlamadan önce midede kelebeklenme hissi yaratır öyleyse aşk kazara yutulmuş kelebektir
*Aşk başlarken kalbiniz hızlıca çarpar öyleyse aşk çok içilmiş kahvedir çarpıntı yapar
*Aşk ilk zamanlar mutluluk verir öyleyse aşk nutelladır yemeye doyamazsınız
*Aşk bir süre sonra mideni ekşitir öyleyse aşk bol miktarda içilmiş sigaradır.
*Aşk ortalarında gaz yapar öyleyse aşk koladır.
*Aşk sonlara doğru insanı kıvrandırır öyleyse aşk mide ağrısıdır
*Aşkın sonu acıdır aşk öyleyse 'bhut jolokia' biberidir tek ıssırığı bile ejderha gibi ağzınızdan alevler çıkartır.
*Aşkın son kırıntıları yıkıcıdır öyleyse aşk grayderdir ezer geçer...
*Aşk bittiğinde mantık hakim olur insanın üzerine bir olgunluk ve vakar çöker öyleyse aşk öğretmendir hemde en iyisinden.
*Aşk aslında yoktur öyleyse what is the matrix hafız?

Bir İlişkiden Neler Beklersiniz ?

Artık kuralları bildiğim için aşktan-ilişkiden hiçbir beklentim yok."Seven üzülür, Üzen sevilir" mottosunun hakimiyeti altındaki bir olgudan ne bekleyebilirsiniz ki sadece üzülen taraf ben olmayayım diyeyim.

Mim paslama kısmını geçiyorum...

İsteyenler kendi kendilerine gelin güvey olmak suretiyle mimden faydalanabilirler

28 Kasım 2010 Pazar


Parayı bulan önce arabayı sonra karıyı değiştirir

2 Yorumgaçlı Okurcan
Şeyma Subaşı
Bayan okurlarım kusura bakmasınlar ama tabiri orjinal haliyle yazmak gerektiğinden başlık birazcık kaba oldu.Şimdi gelelim başlığın nedenine; oldukça basit son birkaç gündür basınımızın memlekette başka sorun kalmamışçasına Acun Ilıcalı ve eşinin boşanmasına iltifat göstermesi neticesinde yazmak farz oldu.Acunun Hanımına göre ortada bir ihanet var ve güzide basınımızın iddasına göre de bu isim Şeyma Subaşı

Acun birazda talihinin yardımıyla televizyonda gayet başarılı işler kotardı e tabi başarının arkasından oldukça yüklü miktarda kazanca sahip oldu.Önceleri 3-5 kuruşa talim eden adam parayı görünce ne yapar önce araba yat-kat olaylarına girer.Bunlarla tatmin olur mu olmaz illaki televizyonculuğu sayesinde girdiği ortamlarda birileri onun şöhretinden ve paracıklarından yararlanmak isteyecektir.Erkekte kendinden yararlanmak isteyen kadından mutlaka faydalanacaktır simbiyotik bir ilişki.Tabi bu faydalanma aşamasında eş durumun farkına varırsa acunun başına geldiği gibi kallavi tazminatlı bir boşanma davasıda olacaktır.

Cebinde parası olmasa yolda karşılaşsalar yüzlerine bile tükürmeye tenezzül etmeyecekleri insanlarla para ve şöhret adına beraber olanlardan hiç hazzetmem...

Bu arada Tarihi Haydarpaşa Tren Garı "Talihsiz bir kaza" ile yandı.Artık isteyen rahat rahat haydarpaşaport,kılport,zırtport,pırtport yapabilir...Kim yaktı diye merak eden varsa bu portları kim yapmayı planladıysa o zihniyet yaktı tabiki ben "Kaza" olduğuna inanmıyorum....

27 Kasım 2010 Cumartesi


Seninki kaç santim?

4 Yorumgaçlı Okurcan

Hemen başlığa bakıpta ulen bu elemanıda kaybettik diye düşünen olmasın bu sizin anladığınız gibi bir ölçü değil.Greenpeace'deki emmilerin denizlerde yapılan aşırı avlanmaya yavru balık avına karşı yürüttükleri kampanya.Malumunuz (en azından bilenler için bilmeyenlerde şimdi öğrenmiş oldular) çevre konusunda biraz hassasım bu kampanyaya destek vermesem olmazdı.Sizde resimdeki linke tıklayarak kampanyaya katılın desteğinizi esirgemeyin.

Denizlerimizdeki balıklar hızla tükeniyor. Akdeniz'deki stoklarımız neredeyse bitmek üzere. Greenpeace yavru balık avcılığının ve satışının durdurulması için acil çağrıda bulunuyor.Çünkü sonuç çok açık : Küçük balık yoksa, büyük balık da yok!




Erkan Can'ın rol aldığı kampanya klibi


Böyle devam ederse dünyadaki balık stokları 2050’de tükenecek. Büyük balıkların %90’ı çoktan yakalandı. Toplam balık stoklarının %60’ı çoktan bitti. Balıkların bittiği gün deniz yaşamı da bitecek.
Oysa hala zaman var. Büyük balıkların yüzde 10’u hala hayatta, balıkların yüzde 40’ı hala denizlerdeki ekosistemi beslemeye devam ediyor. Bugün yavru balık avını durdurabilirsek yarın herşeyi düzeltebiliriz.

Eyleme katılın! Tarım Bakanlığı’ndan yavru balık satışını engellemesini ve yasal balık boylarını düzenlemesini isteyin. Denizlerden vazgeçmeyin!

26 Kasım 2010 Cuma


Mimlendim Vol.15 - Sorular

6 Yorumgaçlı Okurcan
Sevgili hemşom KELEBEK beni mimlemiş.Mimde herhangi bir konu yok sadece 20 soru var cevaplanması gereken hadi bakalım sorularımıza başlayalım :) Epeydir soru cevaplamıyodum heyecan bastı off

1. En sevdiğiniz kelime: Merhaba
2. Nefret ettiğiniz kelime: Hayır
3. Ne sizi heyecanlandırır: Sevdiğim birini görmek.
4. Heyecanınızı ne öldürür:Kahvemin bitmesi
5. En sevdiğiniz ses: Keman sesi
6. Nefret ettiğiniz ses: Cırtlak bir kadın sesi
7. Hangi mesleği yapmak istemezsiniz: Vidanjör operatörlüğü :)
8. Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterdiniz: Var olan yeteneklerimle gayet mesudum.
9. Kendiniz olmasaydınız kim olmak isterdiniz: Kimse
10. Nerede yaşamak isterdiniz: Issız bir adada :)
11. En önemli kusurunuz: Kafayı çok takarım bazı şeylere
12. Size en fazla keyif veren kötü huyunuz: Takıntılarım :)
13. Kahramanınız kim: En Kahraman Rıdvan
14. En çok kullandığınız kötü kelime: has Biiiiiiiiiiiip (sansür)
15. Şu anki ruh haliniz: Bunalmış
16. Hayat felsefenizi hangi slogan özetler:Ye iç yat anı yaşa hayattan keyif almaya bak.
17. Mutluluk rüyanız: Kahve-Sigara-Sevdiğiceğim
18. Sizce mutsuzluğun tanımı: Başarısızlığa uğramak
19. Nasıl ölmek isterdiniz: Her zaman demişimdir sevdiceğimin kollarında huzur içinde.
20. Öldüğün zaman cennete giderseniz Allah’ın size ne söylemesini istersiniz: Hoşgeldin evladım ...

Mim havale etmekten bıktım ihaleyi alanların yarısı yapmıyor bende vazgeçtim.İsteyen okuyucular kendilerine havale etmişim gibi davranabilirler.

25 Kasım 2010 Perşembe


Sıkıldım

12 Yorumgaçlı Okurcan
BüyükbabaAman diyim sıkı can iyidir kolay çıkmaz deme sakın okurcan vallahi kalbim kırılır böyle bir espirinin üzerine hepten bunalımlara garkolurum umarsızca.Hayat monoton vakit ilerlemiyor çok zaman.Sanki zaman etrafımdan dolanıp akıyor ve ben sadece bakıyorum yaşananlara.İstemezmiydim her gece barlara, alemlere akayım ortamların kralı olayım bir yanımda Kim Kardashian bir yanımda Paris Hilton interneyşınıl sosyeteye adım atayım hadi kopalım dediğinde arkadaşlar kopmaya hazır olayım olmuyor maalesef karakterime ters.

Hayri Pıtır'a gidelim diyen arkadaşım bile yok yahu o derece vahim durumlar.Manita desen ömür boyu çile çekmişiz kader gülmemiş yüzümüze ki hala bekarız.Vazgeçtim Liv Tyler'dan Milla Jovovich'den bi Doutzen Kreuz hiç olmadı Pelin Batu'ya razıydı bu bünye ama nerdeee.

Yaş kemale erdikçe masallarda avutmuyor insanı.Masum sandığın masalların aslında nasıl mesajlar verdiğini görüyor anlıyor ve masallardan bile iğreniyorsun.Pamuk Prenses mesela,aslında ne kadar masum gibi durmakta lakin çok ters mesajlarda yaymakta.Pamuk prenses günlerce yedi cücelerin yanında kalır cüceler her istediğini yaparlar gak dese su guk dese ekmeğini eksik etmezler ama nedense kalbini bir prens çalar.Cücelerin günahı nedir peki neden prenses bir cüceye meftun olmaz ki? Masalda bile bir cüceye saadeti uygun görmez yazan insan.Öyleya cücesindir kır dizini otur oturduğun yerde prenses neyine gerek senin.

Düz prenste değil gelen "beyaz atlı prens" illaki,neden beyaz atlı bir hatunun gönlünü çalmak için mutlak atımı olmalı.Her beyaz atlı prensese mi layık olmalı.Ya iblisin önde gideniyse?

Neyse şişmesin kafalar daha fazla...

E okurcan neden formspring'den soru sormuyosun artık küstüm valla o kadar uğraştık didindik hesap açtık soru soran da kalmadı kapatsam mı ne etsem...

24 Kasım 2010 Çarşamba


Gemi Teknolojisinde son nokta

6 Yorumgaçlı Okurcan
Savaş Gemisi
Gemi Teknolojisinde son nokta :))) Adamlar yapmış abi

23 Kasım 2010 Salı


Ondan bundan birazda şundan bölüm 12

2 Yorumgaçlı Okurcan
Kurban*Dün akşam izlediğim Fenerbahçe Bucaspor maçında tam anlamıyla alex fırtınası esti hattrick yaparak hem fenerbahçenin 3000.golüne hemde kendinin 101.golüne imza attı.Kim ne derse desin alex bu takım için vazgeçilmez.Takımın hücumda,gol yolarında sorunu görünmüyor ligdeki 2.5 gollük ortalama en bariz göstergesi ancak hala orta saha ve defans problemine bir çözüm bulunabilmiş değil.Yobo yoklarda bekir ,santos ayrı alemde herkes ayrı telden oynuyor tek başına gökhan gönül yetmiyor haliyle de rakip takımlar bol bol pozisyon yakalıyorlar.Gecenin en güzel gelişmesi genç oyuncu gökay'ın sahada olmasıydı.Umarım ara transferde orta saha ve defans konusunda bir çare bulunur yoksa şampiyonluk çok zor.


*** *** ***

*Gözümüz aydın nurtopu gibi bir füze kalkanımız oldu.Gerçi 1950'lerden beri kalkanların hepsi Türkiyeye girdiğinden buna alışkın olan necip milletimiz yine uyanamadı.Uyanamamalarındaki etkenlerden biride "Yalama Basın" kuruluşlarının büyük zafer nidaları oldu.Hesapta toplantıda fırtınalar gibi esmiş yeri göğü titretmiştik uu beybe, ağlamak istiyorum sayın seyirciler.Gözlerden kaçan bir mevzu var şimdi bizimkiler füze saldırısına karşı ulusal bir füze savunma sistemi satın almayı düşünüyorlardı.Sistem için talip olanlar rusya,çin,abd ve fransa-italya ortaklığı (eurosam) idi.Güzide hükumetimiz KALKANLARIN bize YERLEŞTİRİLMESİNE izin verince ufak bir hinlik ortaya çıkıverdi kalkan sistemi yerleştiği ülkenin füze sistemine entegre edilecek.E haliyle NATO standartlarına uymayan rus ve çin yapımı füze sistemleri otomatik olarak şansını kaybetti kaldık mı yine ABD'nin kıllı bağrına.Mecburi istikamet PATRİOT füzeleri benden söylemesi :))) Biraz daha hesaplı olan hatta teknoloji transferi bile yapabileceğimiz rus ve çin füzelerine elveda...

*** *** ***

*Show tv'deki canlı para yarışmasına illet oluyorum.İlk başlarda gayet güzel ve tempolu ilerleyen yarışma sanırım reytingler tatmin edici hale geldiğinden beri işin b.kunu çıkartmaya başladı.Soru sorulup yanıt alındıktan sonra çile başlıyor.Engin Altan Düzyatan ile yarışmacılar arasında önce ufak bir muhabbet faslı sonra yanlış yanıtlardan biri veya birkaçının açılması akabinde yine bir muhabbet faslı sonra kaldıysa yine bir yanlış yanıt açılması reklama çıkış reklamdan dönüşte yine muhabbet ulen bi soru yarım saatte geçilirmi arkadaş herifler utanmasa iki saatte bir soru cevaplanacak.Sürekli izlediğim bişey değil allahtan öyle olsa yandık :)))İzleyenlere Allah sabır versin...

22 Kasım 2010 Pazartesi


Balıklar geldi

8 Yorumgaçlı Okurcan
Sarı PrensesBu gün nihayet akvaryumda biyolojik denge oluşması ve içinde hastalıklara yol açacak etkenlerin olup olmadığını görebilmek amacıyla iki tane sarı prenses cinsi Cichlid aldım.İnşallah bir problem çıkmaz.Takriben bir hafta kadar akvaryumda tutmayı düşünüyorum sonra akvaryumcuya iade edeceğim büyük ihtimalle zira almayı planladığım Cichlid türleri farklı bir gölden aralarında problem yaşanmasını istemiyorum.Birbirlerini didiklemeye başlarlar bir gıdım huzur versin diye kurduğum akvaryum bende stres yaratır.Şimdilik bir mesele yok sarı prensesler ilk yemlerini yedi ve akvaryumu keşfetmekle uğraşıyorlar.Daha önce akvaryumdan bahsettiğimde fotoğraf isteyen arkadaşlar için fotoğrafda çektim biraz amatörce ama idare edin :)

21 Kasım 2010 Pazar


Ray Charles - Let It Be

1 Yorumgaçlı Okurcan
Hemen hemen hepimiz The Beatles'dan hatırlarız Let It Be şarkısını.Bu seferde Ray Charles'den dinleyin bakalım benim kadar beğenecekmisiniz.




Let It Be Şarkı sözü ve Türkçe Meali

When I find myself in times of trouble -kendimi sıkıntıda hissettiğim zamanlarda
Mother Mary comes to me-meryem ana gelir bana
Speaking words of wisdom-bilgece kelimelerle konuşarak
Let it be-bırak olsun
And in my hour of darkness-ve karanlık saatlerimde
She is standing right in front of me-vehemen karşıma oturuyor
Speaking words of wisdom-bilgece kelimelerle konuşarak
Let it be-bırak olsun



Let it be, let it be-bırak olsun
Let it be, let it be-bırak olsun
Whisper words of wisdom-bilge kelimeleriyle fısılda
Let it be-bırak olsun



And when the broken hearted people-ve kalbi kırılmış insanlar
Living in the world agree-yaşarlarken dünyada anlaşarak
There will be an answer-bir cevap olabilir
Let it be-bırak olsun
For though they may be parted there is-bölünmelerine rağmen
still a chance that they will see-görecekleri bir şans olabilir
There will be an answer-bir cevap olabilir
Let it be-bırak olsun



Let it be, let it be-bırak olsun,bırak olsun
Let it be, let it be-bırak olsun,bırak olsun
yeah, there will be an answer-evet,bir cevap olabilir
Let it be-bırak olsun
Let it be, let it be,bırak olsun,bırak olsun
Let it be, let it be-bırak olsun,bırak olsun
Whisper words of wisdom-bilgece kelimelerle fısılda
Let it be-bırak olsun



Let it be, let it be-bırak olsun,bırak olsun
Let it be, let it be-bırak olsun,bırak olsun
Whisper words of wisdom-bilgece kelimelerle fısılda
Let it be-bırak olsun



And when the night is cloudy-ve gece bulutlu olduğunda
There is still a light that shines on me-orada hala bir ışık var bana parlayan
Shine until tomorrow-yarından itibaren parlayan
Let it be-bırak olsun
I wake up to the sound of music-musiğin sesiyle uyanırım
Mother Mary comes to me-meryem anne bana gelir
Speaking words of wisdom-bilgece kelimelerle konuşarak
Let it be-bırak olsun


19 Kasım 2010 Cuma


Ahvalim 3

6 Yorumgaçlı Okurcan
AkvaryumYeni eve tam anlamıyla yerleştiğimden beri akvaryumu geri kurmaya niyetliydim.Bu gün eyleme geçmeye karar verdim.Dün aldığım silis kumları yıkamakla başladım işe maalesef kumlar suya bir miktar salınım yaptığından 11 kilo kumu temizlemem takriben 2-3 saat sürdü.Kendimi çiğköfteci gibi hissettim kumu yoğurmaktan imanım gevredi.O hızla önüme çiğköfte malzemeleri koysanız 2 tepsi çiğköfteyi yapar kenara koyardım :))) Tabi kumu temizleken hesaplamadığım bir problem yaşadım evde 2 leğen olduğunu düşünürken sadece 1 adet olduğunun farkına varmam pek iyi olmadı.Kumları 2 parti yıkamak niyetinde 2 ye bölmüştüm temizlenmiş kumlarıda kirletmemek için akvaryumu temizlemek zorunda kaldım tek başıma kaldıramayacağım kadar büyük ve ağır olduğundan babam sağolsun bir el attı. İş çabuk bitsin diye cebelleşirken yalapşap yapmış bulundum pek sırıtmadı.Akvaryumu yerine yerleştirip ilk parti kumu koyduktan sonra 2.partiye geçtim en sonunda suyunuda ilave edince akvaryum bişeye benzedi.Silis kumla bu kadar hoş gözükeceğini tahmin etmiyordum hakkaten çok şeker oldu.Kurulumu tamamladığımda mutlaka resimleri koymaya niyetliyim.İnşallah pişman olmam bu sefer.

TTnet yine yapacağını yaptı yazıyı yazmakta olduğum sırada internet gitti 3-4 sefer şükür kavuştuk güya özelleşince hizmet kalitesi artacaktı ama nerde elin herifi ellezi cebellezi yapıyor her sene milyarlarca doları bizde ağzımızı açıp bakıyoruz.

17 Kasım 2010 Çarşamba


İleri demokrasi !!!

2 Yorumgaçlı Okurcan
Über demokrat iktidarımızın yarattığı "ileri demokrasi" hızla gelişmekte.İleri demokrasinin son örneği gazetelerdeydi bundan kelli sigaralar market ve bakkalarda rafta bulunmayacakmış "Yassag Hemşeriğğm" tezgah altından satış yapılmasını uygun görmüşler böyle buyurmuş zevatlar.Zaten kendilerinin içki ve sigara sevgisi yakından bilinmekte yakında sigara ve içki kullananlar hitler almanyasındaki yahudiler gibi işaretle dolaştırılacaklar :) Gidişat onu gösteriyor.

Sigara içmeyenlerin içenlerle aynı ortamda bulunmamak gibi bir hakları elbette mevcut ancak bizdeki uygulamayla içenler 2.sınıf insan yerine konmaya başlandı.Yasaklar yüzünden alışveriş merkezlerine sinemalara gitmiyorum artık.Canım sigara çektiğinde bilmem kaç kat inip kapıdan çıktıktan sonra buz gibi havada kapı önünde sigara içeceğime açık hava mekanlarının olduğu yerleri tercih ediyorum.Hele sinema ayrı bir zulüm 10 dakikalık arada nereye gidip nerde içiceksin sigaranı.En azından sigara içilebilen bir makan ayarlanmalı ki içenlere de eziyet olmasın.

*** *** ***

Bizim "Aydın" kesimin Kemalizmle ne alıp veremediği var çözemedim henüz okuduğum gazetenin bir köşe yazarı Kemalizm'in belirli kalıpları,tabuları varolmadığından ideoloji olmadığını buyurmuşlar :) Arkadaş hayatında hiç Atatürk ilkelerini duymamış heralde diyeceğimde yaş itibari ile duymaması imkansız.İlginç bir çaba Mustafa Kemal'i kemalizmden soyutlama gayreti.

Tabi efendim bunca senedir bir dünya insan zaten hiç varolmamış bir ideolojiye göre hayatını şekillendiriyor zaten.Aslında Mustafa Kemal Atatürk'te hiç yaşamadı.Ne kolay değil mi gerçeklikleri yok hükmüne bağlamak gözümüzü kapatırsak ve aslında olmadığına iman edersek karşımızdaki bina direk yok olur bizde onun bulunduğu yerden hiçbirşeye temas etmeden yolumuza devam edebiliriz.What is the matrix hafız?

Yazarın mantığıyla bakarsak dünya üzerinde hiç bir ideoloji yok.Bir ideolojinin olması için mutlak tabuları ve dokunulmazları olması gerekmiş.

Ahh ahhh yeni nesil "Aydın" (liboş) kesimi anlayabilirsem dünya üzerinde anlayamayacağım şey yok gibi geliyor buna kadınlar dahil :)))

16 Kasım 2010 Salı


Nerde o eski bayramlar

7 Yorumgaçlı Okurcan
BayramTüm halkın ağzına plesenk olmuş bir kalıp "Nerede o eski bayramlar azizim" nerede olacak bilader el birliğiyle ağzına ettiniz hafta ortasına denk gelen bayramları haftasonuyla birleştirip kendinize 9 günlük tatiller yaratıp sağa sola kaçarken iyiydi şimdi cebinizde para yok evde kös kös oturuyosunuz eski bayramların ardından hayıflanıyorsunuz.

Eski bayramların ardından yas tutmayı bırakın cep telefonlarından mekanik ve size ait olmayan satırları yollamayı boşverin arayın seslerini duyun.Kalkın evden dışarı çıkın çok uzağa değil kapı komuşunuzun zilini çalın bir iyi bayramlar demeniz yeterli.Küçük bir sohbet size eski bayramların lezzetini yeniden yaşatacaktır.Kapınıza gelen minicik çocuklardan kaçmayın açın kapınızı bir şeker ikram edin olmadı ceplerine 1 TL lik bile olsa harçlık koyun onları mutlu edin o gülümseyen yüzler inanmayacaksınız belki ama sizleride mutlu edecektir.

Büyüklerinize gidin ellerini öpün kısa muhabbetler bile onları ve sizi o aradığınız eski bayramlara götürecektir.Artık yaşamıyorlarsa kabirlerine uğrayın bir dua edin, mezarlarını sulayın.Kabirlerinde çıkmış yabani otları temizleyin.Bir gün sizinde mezarınıza gelecek,bakımını yapacak birileri olur umarım bir fatiha okumak ve hayırla yad etmek için.

Yapacak hiçbirşey bulamıyorsanız huzur evlerinde sizleri bekleyen nice yaşlılar var bayramlarda gözleri kapıda hüzünlü bakışlar.Tanımamanız farketmez yeterki gidip ellerini öpün onları hatırlayın unutmayın bir gün sizlerde yaşlanacaksınız ister inanın ister inanmayın o hüzünlü bakışlar sizlerde de olacak...

15 Kasım 2010 Pazartesi


Kurban Bayramınız kutlu olsun

8 Yorumgaçlı Okurcan
Kurban Bayramı

Öyle kafiyeli maniler dizmeye niyetim yok.Hepinizin Kurban Bayramı kutlu olsun.Bayramda trafiğe dikkat edin tüm aile büyüklerinizin ellerinden öpmeye gidin küs olduğunuz birileri varsa barışın 3 günlük dünya küs kalmaya değmez.

14 Kasım 2010 Pazar


Mimlendim Vol.14 - Üçü bir arada

7 Yorumgaçlı Okurcan
Zennube,™ мγdяєaм ve Tjaala tarafından çeşitli zamanlarda mimlendim maalesef vakit darlığından ancak şimdi yapabiliyorum kusura bakmayın arkadaşlar.™ мγdяєaм ve Tjaala aynı mim'i paslamışlar ortaklaşa yapıcam ilk olarakta Zennube mimlediğinden ilk sıra onda.

"Kitaplığınızın karşına geçin. Gözlerinizi kapatın. Derin bir nefes alın. Elinizi kitapların üzerinde gezdirin ve birini seçin. Şimdi gözlerinizi açın. Bir kitap seçmiş durumdasınız. O kitabı satın aldığınız yada hediye gelmişte olabilir anı hatırlamaya çalışın. İlk kez okuduğunuzda neler düşünmüştünüz, hatırlayın. Şimdi sayfaları şöyle hızlıca bir dolanın ki, kitabın kokusu burnunuza gelsin. Evet, ne güzel bir koku bu! 55. sayfayı bulun. Sayfayı tekrar okuyun. Sayfadan bir paragraf seçin ve mim konusu olarak bunu blogunuza yazın. Daha sonra siz de arkadaşlarınızdan üç tanesine cevaplaması için gönderin.

Mim Kuralları:
- Mimlenenler mimi cevaplamak zorundadırlar, mim bozulamaz.
- Mimin bozulması teklif dahi edilemez.
- Mim yalnızca 3 kişiye gönderilebilir.
- Karşılıklı mimlemeler yasaktır.
- Mim, her bir blog için sadece bir kez cevaplanabilir.
- Mim kurallarının ilk 6 maddesi değiştirilemez."


Kitabımızın adı Şarlo yazarı Philippe Soupault Kütüphaneme nasıl girdiğini bilemiyorum birilerinden gelmiş oldukça eski benim almadığım garanti zira tevellüt yetmez 55. sayfadan beğendiğim paragraf;

"Göçmenler gülüşüyor.Güneşin ışınları karşıdaki kocaman yapıların binlerce camına vuruyor.Bütün yolcular güvertede ağızları açık dünyanın en büyük şehrini seyrediyorlar.Sonunda varmışlardır işte."

Garip Alışkanlıklarımız ve Yapamadıklarımız Nelerdir .. ?


*Evin kapısından mutlaka sağ ayakla çıkarım.Rahmetli annanemin batıl inançlarından bize sirayet etmiş bişey uğur getirirmiş işimiz rastgidermiş derdi ama bu güne kadar hiç bir faydasını gördüğümü söyleyemem garip işte.

*Dışarda bir banka oturacağım zaman mutlaka üzerinde görmediğim bir cisim varmı diye elimi üzerinde gezdiririm yoksa oturmam (sakata gelmeyelim hafızzzzzz)

*Yemek yiyip üzerine uyuduğum zaman mutlaka midem ağrır ve midemin ağrısı başıma vurur bunu bilmeme rağmen yemek yedikten sonra mutlaka kestiririm (manyadım hepten)

*Halının saçakları yamuk durduğunda rahatsız olurum ama gidip düzeltmeye de erinirim :)

*Kardeşim terliklerin ters durmasına gıcık olur bende onun gıcık olmasına gıcık olurum sırf uyuzluk olsun diye terliklerimi ters koyduğum olmuştur :) (Bknz.vicdansız abi)

ilk mimi celly,Başharfi Ğ ve zey0zey'e paslıyorum.İkinci mimi lollacığıma.Hadi bakalım mimlendiniz millet pamuk eller klavyeye :)))

13 Kasım 2010 Cumartesi


Yettim gari

16 Yorumgaçlı Okurcan
Sonunda Ankara'ya taşınma falımız bitti eve %90 oranında yerleştik ve tabiki internetim bağlandı da bloğuma kavuştum.Umarım çok özletmemişimdir kusura bakmayın ttnetten kaynaklı teknik bir aksaklık yüzünden takriben 5-6 gün geç bağlanabildi internetim.Antalyadan buraya nakil yaptırdık adresteki ufak bir hata yüzünden numaramız askıda kalmış kapattıramadıkda netice itibariyle evelsi gün telefonumuz bağlandı.Bağlandığında sincan telekomdan internetiniz 48 saat sonra açılır demişlerdi bu gün müşteri hizmetlerini aradım modem ayarlarını aldım düzenleme yaptım 2 gündür açıkmış meğer internet :) Sincan Telekomdaki süper zekalara selam yolluyorum sayelerinde 2 gün gecikmeyle girebiliyorum.

Taşınmak kadar büyük bir eziyet yok aklı olan taşınmasın henüz kendime gelemedim mimlerde birikmiş ama yazdım kenara mutlaka yanıtlayacağım mimleyenler endişe etmesin :)

30 Ekim 2010 Cumartesi


Adalet neyin temeli?

10 Yorumgaçlı Okurcan
Serap EserAdını söylesem hatırlamazsınız bir sene önce belki duydunuz belki halini gördünüz de gözlerinizi yumdunuz.Gencecikti henüz, hayalleri vardı kimseciklere anlatamadığı, kahpece bir saldırıda hayatı elinden alındığında dershanesinden evine dönüyordu, kapkaranlık bir akşam vakti.Belediye otobüsünde yaktılar Serap'ı.Ancak 28 gün direnebildi acılarına, hastanede 28 gün daha yandı serap,yaşamayı ümid ediyordu sonunda ruhunu teslim ettiğinde bilmiyordu unutulacağını.Devlet 20.000 lira tazminat vermeye karar verdi ailesine hayatının bedeli buydu, bir can 20.000 lira ediyordu sadece, devletin nazarında ömrünün baharında bir gonca.Tek teselli vardı ardından onu yakanlar yakalanmış hapse atılmışlardı.Ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanmaktaydılar.




Hukuğu tarumar edenler yine sahnede şimdi.Taş atan "masum,kandırılmış" çocukları içerden mağdur olmasın diye yasa çıkarmışlardı.Serabın katilleride bu yasadan faydalanacaklar, eli oyuncak tutması gereken yaşta molotof tutan cani "çocuklar"alacakları cezanın büyük kısmından kurtulacaklar.Hatta 3 vakte kalmaz dışarı çıkacaklar.

Serap Eser'i hiç tanımadığım halde ailesinin acısını ta yüreğimde hissediyorum.Adalet duygum zedelendi,inanmıyorum artık mahkemelerin gerçekten adalet dağıttığına.Yasalar mağdurdan değil suçludan yana değiştiğinden bu yana.

Nasıl olsa örtülü aflarla çıkmıyorlar mı? Ne gerek var mahkemelere.Bırakınız yapsınlar,bırakınız geçsinler.Yansın masum çocuklar ve çocuk katili çocuklar aramızda dolansınlar.Masallarda kalsın layığını bulan suçlular...
Yeni kayıtlar Önceki kayıtlar Anasayfa