Ne Mutlu Türküm Diyene

27 Şubat 2011 Pazar


Av Mevsimi Nasıl Bir Film?

2 Yorumgaçlı Okurcan
Av Mevsimi
Baştan anlaşalım ki sonra bozuşmayalım öncelikle ben bir sinema eleştirmeni değilim filmi bir sinema eleştirmeni değil izleyici gözüyle değerlendiririm.Av Mevsimi filmi üzerine yazacağım bu incelemeyi de bu şekilde okur ve değerlendirirseniz sevinirim.Yavuz Turgul ve onun eserlerini severim ortaya koyduğu filmler genelde Türk Sineması açısından mihenk taşı vazifesi görür Muhsin Bey,Eşkıya,Gönül Yarası gibi filmlerinin bende yeri apayrıdır, ilginçtir neredeyse hemen hemen tüm filmlerinde başrol oyuncusu da Şener Şen olur :) Ancak Av Mevsimi için çok pozitif yorumlarda bulunamayacağım.Bu güne kadar izlediğim en iyi ve etkileyici açılışla başlayan film ne yazık ki ilerleyen zamanlarda kurguda yapılan hata yüzünden katilin ilk yarının hemen başında ortaya çıkmasıyla uyku getirmeye başlıyor.Polisiye olma iddaasındaki bir filmin daha iyi kurguya sahip olmasını beklerdim açıkçası, hayalkırıklığına uğradım.Bir süre sonra sonu gelsede gitsek diye ekrana bakmaya başlıyorsunuz sizi filmin sonuna kadar bekleten ise sadece "neden" sorusu.Arasıra yerleştirilmiş espirilerde olmasa hiç çekilmez.Oyunculuk açısından görebildiğim kadarıyla tek sıkıntı Çetin Tekindor'da verilen rol üzerinde sırıtıyor zorlama aksanla anca bu kadar olabiliyor demek ki.Benim açımdan Cem Yılmaz komedi dışında da gayet iyi rol yapabileceğini ispat etti oyunculuğuna söyleyecek bir söz bulamadım.Şener Şen,Melisa Sözen ve Okan Yalabık ise rollerinin hakkını veriyorlar lakin Şener Şen'de bir Eşkıya ya da Gönül Yarası'ndaki lezzeti yakalıyamadığımı ayriyeten belirtmek isterim.Ancak hakkını vermek lazım ana karakterler ve çevrelerindeki dram oldukça güzel yansıtılmış.Süresinin polisiye film için bir hayli uzun olması da ayrı bir sorun.

Bu kadar eleştirdin izlenirmi diyecek olursanız kurgu ve hikayedeki hatalara rağmen mutlaka izlenmesi gereken filmlerden biri derim...

Konuya gelecek olursak film kesik bir kolun bulunmasıyla başlıyor cinayet masasında görevli teşkilatın eskilerinden "avcı" lakaplı Ferman (Şener Şen) ve "deli" lakaplı İdris (Cem Yılmaz) aralarından su sızmayan iki polis, bulunan kesik kol'un ardında yatan cinayeti çözme görevi bunlara verilince teşkilata yeni giren Hasan'ı (Okan Yalabık) yanlarına alarak işe başlarlar.Ancak ulaştıkları gerçekler onları zorlu ve dramatik bir yolun içine sokar.

Av Mevsimi Av Mevsimi Av Mevsimi

Av Mevsimi Fragmanı



Filmde sorulan neden sorusunu bende kendi kendime soruyorum neden bizim sinemamız hakkını vererek bir polisiye - gerilim - korku filmi çekemiyor bakış açımızı mı değiştirmemiz gerekli yoksa ?

26 Şubat 2011 Cumartesi


Ondan bundan birazda şundan bölüm 18

0 Yorumgaçlı Okurcan
*Farkına vardım ki sevdiğin bir arkadaşınla parktaki bank üzerinde yenen sade bir pide restorantta yediğin 1.5 iskenderden daha lezzetli olabiliyor.Hafta içinde lolla'cığımla buluştuğumuzda beğendik önündeki parkta denenmiştir %100 çalışıyor :)

*Başbaşa görüşmelerde eğer havamdaysam bir süre muhabbet edip akü boşalınca, espiri yapmaya başlıyorum istemsizce, bildiğin komik bir adam oluyorum aynı etkiyi içkide gösteriyor lakin içkide ayarı kaçırınca kendi kendime demlenmaye başlıyorum garip :)

*Facebook'ta eski lisemin dostluk grubuna yönetici yapmışlar beni bi dünya tanıdık var eklesemmi eklemesemmi iki arada bi derede kaldım herifleri rahat 10 senedir görmemişim ne diycem "selam dünyalı biz dostuz" mu?

Tweet Bilimci

*Friendfeed'de rasladığım bir fotoğraf bu ne olur allahım rüya olsun dedirten cinsten, resme bak hizaya gel twitter'de millet olayı aşmış vaziyette şarkıcı bengü twit atsın diye 1500 TL'ye birini tutmuş diyolardı heralde bu muhteremi tutmuş baksana adamda say say bitmez özellikler var boru değil Tweet Bilimci :D

25 Şubat 2011 Cuma


Yüksek Sadakat - Live It Up

5 Yorumgaçlı Okurcan


Eurovision şarkımız belli oldu Yüksek Sadakat - Live It Up'ı yemek yerken televizyonda izledim.Çok içime sindiğini söyleyemem yeterli değil ama sound olarak gayet hoş.Keşke biraz daha canlı bişeyler yapsalarmış.Başarı şansının pek yüksek olduğunuda düşünmüyorum ama yinede finallere gidecektir.Kısacası arada kaldım :)Neyse bana düşen şimdiden başarılar dilemek...

Yüksek Sadakat - Live It Up Şarkı Sözleri

give yourself a break come on live it up
drawing know it now mad to live me on
… there is no turn around
to times I feel
I feel a man alone
to lets your next to mine
Heeey
Some to live it up my friend

I say my friend life is beautiful

24 Şubat 2011 Perşembe


Okunması en keyifli blog ödülü

9 Yorumgaçlı Okurcan
Okunması en keyifli blog ödülü
Biricik hemşom KELEBEK beni okunması en keyifli blog ödülü'ne layık görmüş kendisine bol miktarda teşekkürlerimi sunarım :) Pek bir sevindirik oldum daha öncede Yaratıcı Blogger Ödülü almıştım hemen yeni ödülümüde onun yanına duvarıma asıvereyim.

*** *** *** *** ***


Toshiba StorE Alu 2 1TB 3.5

Uzun süredir bilgisayarıma format atmaya niyetliyim lakin süper dvd player'im cd ve dvdleri sadece okumakla yetinip yazmadığından bir türlü fırsat olmuyordu.Bir dünya yedeklenmesi gereken veri varken bunları yedeklemeden format atamazdım.Harici dvd yazıcı alıp Dvd'ye yazmaya kalksam en az 20-25 dvd gidecek mecburen harici harddisk'e yöneldim.Geçen yazdığım yazıda aldığımdan bahsettiğim harici harddisk "Toshiba PX1635M-1HJ0 STORE ALU2 3.5 1TB BROWN" şahane bir alet eğer harici harddisk almaya niyetliyseniz fiyatı ve size sunduğu kapasite ile aynı zamanda kalite açısından Toshiba StorE Alu 2 1TB 3.5" kaçmaz.Oldukça sessiz açılıştaki çalışma sesi dışında açık olup olmadığını ancak ışığına bakarak anlayabilirsiniz.USB 2.0 kullandığından verilerinizi gayet hızlı bir şekilde depolayabiliyorsunuz.Veri transferinde o kadar başarılı ki harici diskinizdeki hd kalitesinde filmleri bile donma olmadan rahatça izleyebilirisniz.Yalnız kafama birşey takıldı özelliklerinde kaç rpm olduğu yazmıyor.Birkaç sitede 5400 rpm ve önbellek 8mb bazı yerlerde 7200 rpm , önbellek 16mb yazıyor muallakta kaldım açıkçası.Neyse önemli olan cihazın işini düzgün yapması değil mi :D

22 Şubat 2011 Salı


Başka Şehir

13 Yorumgaçlı Okurcan
Başka şehre gittin,
Eksik kaldım.
Kalbim sanki küstü,
Atmıyor eskisi gibi,
Ne neşesi kalmış ne de hevesi.
Sıvası,boyası dökülmüş,
Köhnemiş yalılara döndüm,
Temelini denizin,cephesini rüzgarın,
santim santim eskittiği,
Zamana karşı direndiği desteğini yitirmiş.
Başka şehre gittin,
Kaç gün battı ardından,
Güneş hiç yüzünü göstermedi,
Her sabah mahçup bir edayla uğradığı odama,
Selam vermeye bile gelmedi.
Başka şehre gittin,
İçimde senden yadigar,
Özlemin.

22.02.2011
Cemo

21 Şubat 2011 Pazartesi


Yancı

6 Yorumgaçlı Okurcan
YancıKahve kültürü olanlar bilirler her oyun masasında mutlaka bir veya birkaç yancı olur.Bereketli,iddialı masalarda ise oyuncu sayısını geçen yancı bulunabilir.Oyun oynamazlar ancak masadaki arkadaşlarına yarenlik eder zaman zaman yerlerine bakarlar.Tek derdi oyunu izlemek olanı da vardır bütün gayesi masadan otlanmak olanı da.Masadan acil ihtiyaçları için kalkanların yerine bakarlar ellerini düzenlerler bazıları bu işi o kadar ciddiye alır ki kartları ya da taşları nizami ve simetrik olarak dizer oyuncu geri geldiğinde bu simetri bozulursa fena halde içerlerler.Oyunculara fikir ve strateji telkin etmek diğer oyuncuların ellerine bakarak onları yönlendirmekte yancının vazifelerinden biridir.Hatta bazıları kağıtlarına ya da taşlarına bakıldığında oyuncudan daha hırçın olur ve olay çıkartırlar.

Otlakçı olanları ise hemen belli olur zaten masaya kurulur kurulmaz hemen kendisi çay söyler,eğer sadece yancı ise masadan birinin söylemesini bekler otlakçı ve yancı arasındaki en bariz fark budur.

Yolda sola ya da sağa yatık yürüyen birini görürseniz yancı olduğunu kolayca anlayabilirsiniz sürekli yanındakinin elini takip edip tıkınmaktan ve sandalyesine kolunu atıp yaslanmaktan bir süre sonra vücutları mutasyona uğrar ve sağ veya sol tarafa doğru meyilli bir hal alır.

Toplumun diğer gelir getiren kesimlerinde de yansımaları mevcuttur.Bunlar konumlandıkları yere göre yanaşma, besleme vs isimler alırlar.En sağlam ve rütbeli olanlar ise yandaş tabir edilen iktidar nimetlerinden faydalanma gayesi taşıyan çoğu da mevki makam sahibi insanlardır.Günümüzde bunlardan çokça televizyonlarda ve gazetelerde görebilir,okuyabilirsiniz.Ekranlarda ke köşelerinde yandaş kalem ve yorumcu olarak görevlerini itina ile yapmaktadırlar.Gerçi bunlara yancı demek hakiki yancılara haksızlık olur daha ziyade goygoycu tabirine uyarlar ama yaptıkları iş ve gördükleri işlev açısından yancının farklı bir versiyonudurlar.

Hayatlarını yancılık yaparak tamamlayan insanlar mevcutken ne yazık ki yancıların herhangi bir sosyal hak ve güvenceleri yoktur.Yancılık yaptıkları masa veya konum dağıldığında sudan çıkmış balığa dönerek titeber ortada kalmaktadırlar.Toplumumuz bu kitleyi de gözönüne almalı ve bu kutsal vazifeyi icra eden vatandaşlarımıza hakettikleri saygıyı göstermelidir.

Acilen Türk Yancılar Federasyonu kurulmalıdır.

Tüm yancılar birleşin....

19 Şubat 2011 Cumartesi


Nilüfer - 12 Düet

6 Yorumgaçlı Okurcan
Nilüfer - 12 DüetUzun zamandır sesi soluğu çıkmayan Nilüfer muhteşem denebilecek kadar güzel bir albümle (12 Düet) piyasaya döndü.Nostalji albümü yapan diğer sanatçıların aksine düet yapma fikri çok hoş.Artık klasikleşmiş müziğe aşina kimselerin dinlerken sözlerini rahatça takılmadan mırıldanabileceği şarkılarını yepyeni düzenleme ve aranjelerle renklendirmiş ve çok da iyi yapmış.Düet için seçtiği şarkı,şarkıcı ve gruplar için söylenecek söz yok gayet yerinde ve isabetli tek istisna hariç o da Hayko Cepkin.Albümün eleştirebileceğim tek yanı bu oldu.Neden diyecek olursanız "Aşk Kitabı" şarkı seçimi olarak çok yanlış zira hayko'nun vokali romantizm kokan parçada bariz sırıtıyor.Kendine has tarzından ve kullandığı brutal vokalden dolayı parça lezzetini yitirmiş diğer şarkılardan aldığım tadı açıkçası bulamadım.Daha hızlı bir şarkıda farklı olabilirdi.Ama yinede kötü demem diyemem eh işte ehven-i şer.Çok iddialı konuşmayayım beğenenler mutlaka olacaktır.Albümdeki favori parçam için ikilemde kaldım bir yanda Şebnem Ferah - Erkekler Ağlamaz diğer yanda Gece Yolcuları - Haram Geceler karar veremedim açıkçası ikisini de dinlemeye doyamadım ancak şebo biraz daha önde gibi hele güzel bir ses sisteminizde varsa tadından yenmez :) Ama plase kesin Badem - İntizar bu üç parçayı mutlaka dinleyin.


Nilüfer - 12 Düet

1. Erkekler Ağlamaz
Seslendiren: Nilüfer & Şebnem Ferah
2. Göreceksin Kendini
Seslendiren: Nilüfer & Yüksek Sadakat
3. Ara Sıra Bazı Bazı
Seslendiren: Nilüfer & Malt
4. Sensiz Olmaz
Seslendiren: Nilüfer & Teoman
5. Haram Geceler
Seslendiren: Nilüfer & Gece Yolcuları
6. Hey Gidi Günler
Seslendiren: Nilüfer & Ogün Sanlısoy
7. İntizar
Seslendiren: Nilüfer & Badem
8. Aşk Kitabı
Seslendiren: Nilüfer & Hayko Cepkin
9. Unut Gitsin
Seslendiren: Nilüfer & Cingi
10. Uzak Dur Ateşimden
Seslendiren: Nilüfer & Rashit
11. Selam Söyle
Seslendiren: Nilüfer & TNK
12. Kim Arar Seni
Seslendiren: Nilüfer & 4X4


17 Şubat 2011 Perşembe


Ondan bundan birazda şundan bölüm 17

4 Yorumgaçlı Okurcan
*Odatv tamda televizyon kurma niyetiyle girişimlere başlamışken bir anda odatv'nin sahibi Soner Yalçın, Editör Ayhan Bozkurt,Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu gözaltına alındılar.Büyük ihtimallede ergenekon üyesi olmaktan tutuklanacaklar.Basın özgürlüğü denince aslan kesilen "ileri demokrat" köşe yazarları ve gazeteciler vakit geçirmeden sevinç çığlıkları atmaya başladılar.Şimdi haber siteleri ile devam eden bu dalga yakında bloglara kadar inerse hiç şaşırmam :) Artık kesinlikle anlamış bulunmaktayım ki bu günlerde vatansever olmak,gerçekleri yazmak başınıza büyük işler açabiliyor...Pkk - Hizbulah gibi örgütlerin eli kanlı tetikçileri dışarıya salınırken vatansever yazarların içieri alınması için ne desem bilemedim...

*Bu yüzyılda hala dekolte kıyafetler giyen kadının tecavüze uğraması halinde bu suça ortak olmuş olacağını düşünen insanların varolmasını geçtim böyle bir bilim adamın titri taşıması kadar rezalet bir durum var mı acaba? Orhan Çeker namlı hazret böyle buyurmuş hemde ilahiyat fakültesi bölüm başkanı :D Gerçi o zihniyetten daha özgürlükçü daha medeni bir lakırdı duymak imkansıza yakın.Ne yapsın kadınlar çarşaf kurtarır mı ? aa onda da gözler açık ya gözden de tahrik olursa birisi o zaman kadın suça yine ortak olur öyle değil mi ? Madem tecavüz - taciz olmasın istiyoruz o vakit kadınları eve kapatalım lakin pencereden biri görüp tahrik olabilir cık cık cık öyleyse evin penceresiz bir odasına kapatalım verelim önüne ekmeğini suyunu kimsecikler görmesin.Aslında daha kolayı var şehirler haremlik selamlık olsun karı koca haftada birkaçgün polis gözetiminde bir araya gelsin :)

*Canan Arıtman kadın haklarını kastederek "Arap kadınları gibi olmak istemiyoruz" dediği için Arap-Der tarafından TCK’nın 216. maddesi 2. fıkrasında düzenlenen “Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılamak” maddesine dayanarak dava etti.Harbiden safi komedi kadın hakları konusunda dünyada en son sıraları paylaşan arap devletlerini kasteden bir milletvekiline türkiyede yaşayan araplar neden dava açar diye merak ediyordum taki skytürk'te canan arıtman'ın konuk olduğu programda dernek başkanı ile konuşmalarına şahit olana kadar.Dernek başkanı programda açıkça devrim kanunlarına muhalif olduğunu,kadın hakları denince aklına türbandan başka bi argüman gelmediğini ve ultra arap milliyetçisi ayrıca iktidar yandaşı olduğunu açık etti :) O zaman jeton düştü Allah akıl fikir versin ne diyeyim.Maalesef karanlık yurdun ufuklarına sindir sindire çökmekte...

15 Şubat 2011 Salı


Teknolojinin gadrine uğradım

6 Yorumgaçlı Okurcan
Cemaatten habire birileri vay benim bilgisayar cortladı vay ekran kartı gümledi derken gevrek gevrek gülermisin :D Güldük sonunda bizimde başımıza geldi geçen bilgisayarın başında keyifle yeni çıkacak dizileri izlemenin hayaliyle beklerken gözüm kenar çubuğundaki güç ibresine takıldı %20 civarı bir batarya ömrü gösteriyordu lakin ortada herhangibir elektirik kesintisi falan yoktu.Kablo çıkmıştır diye sağa sola bakınırken kablonun yerinde,ancak adaptörün gayet soğuk olduğunun farkına vardım demekki cihaza elektirik gelmiyordu.Aldım elime kontrol kalemini adeptör kablosuna salavat getirerek bi dokundum sorun gözükmüyordu enteresan bir şekilde cihaza elektirik gelmemeye niyet etmişti aklıma gelen her türlü dümeni denedim ııh bi sefer nuh demiş peygamber dememeye and içmişti cihaz.Ne yapalım şansımıza küselim derken aklıma eski bilgisayarım geldi gece geç vakit olduğundan ertesi gün kurmaya niyetlenerek yattım.

Sabah büyük özenle eski bilgisayarımı kurdum monitörümü taktım kağnı hızındaydı ancak gayet güzel çalışmaktaydı derken ben elimde kalan harici flitre sistemini bitirmek maksadıyla sıcak silikon tabancasını 4 lü prize taktıktan takriben 15 dakika kadar sonra odann içinde ciuuvvttszzbrülöp diye bir ses yankılandı arkamı dönüp baktığımda emektar monitörümün artık son nefesini verdiğini gördüm.Kala kala elimde kardeşimin benim bilgisayardan biraz daha yeni olan nuh nebiden kalma laptopu vardı lakin kullanımını paylaşmak aynı zamanda cihazın kaprislerini de çekmek zorundaydım :) Nasıl diyecek olursanız cihazın kendisi pek nazlı bazen saatlerce çalışır gık demez bazen (ki bu bazen çoğunlukla bana denk geliyor) 10 -15 dakika çalışıp aniden kapanır 1-2 saatte kendine gelemez.İşte o antika ile takılayım dedim dediğime pişman oldum.Ne yapalım talihimiz dönmüştü bir sefer artık teknik servis yolları dar dar , bana bakma benim yarim var diyemeyecektim. Pazartesi yola koyulmaya niyetliydim lakin pazarteside kardeşimin işi çıktığından salı günü anca bize seferberlik emri çıktı.

Salı sallanır demeden seher vakti yola düştük az gittik uz gittik dere tepe düz gittik toshiba'nın ankaradaki yetkili servisinin kapısına vardık.İçerisi gayet tenha bir 10 dakika bekledikten sonra elemanla görüştük durumu izah ettim daha önce görüştüğüm arkadaşlar büyük ihtimalle adaptör soketinden olduğunu söylemişlerdi benimde aklıma yatan fikir buydu teknik eleman şöyle cihazı süzdü bu cihazlarda soket girişinde problem olmaz kesin adaptördendir diyerek kendi adaptörünü takıverdi ve mucize gerçekleşti laptop'um gayet sağlıklı bir şekilde şarj oluyor ve tıkır tıkır çalışıyordu o sırada benim beynimin içinde 40 gün 40 gecelik düğünlerde kullnılan havai fişekler patlıyordu.Gel gelelim kaahatimizin miktarı o şenlik fişeklerini tek tek söndürmeye yetti de arttı bile bir adaptöre 110 TL fiyat biçilirmi yahu insafinız kurusun.Eleman eğer sokette bir problem olsaydı anakartın değişmesi gerekirdi ve anakartı değiştirmek makinayla aynı edere tekabül edeceğinden bir anlamı olmazdı bende size cihazın led ekranı için en fazla 50 TL önerirdim dediğinde beynim duruverdi.Bu arada ellerinde kalmış 2.el bir laptop'u bize 1.400 TL ye kaktırmaya çalışmalarından hiç bahsetmiyorum bile.Biraz pazarlık ardından laptopun kapağının arasına sıkışan 100 TL'den kurtulmanın sevinciyle kalan yolumuza koyulduk.

Kardeşimle gezdiğimizden kendimizi bir alışveriş merkezinin içinde bulmamız bir oldu :) Neyse sağı solu keşfettik hd iskenderde birde güzel hesap ödedikten sonra kapağı toshiba'nın önüne zor attık bilgisayarlara bakarken benim aklım 1 TB'lık harici harddiskte kaldı tabi buna can dayanmaz hemen gidip günahımızdan kurtularak çantamıza koyduk.Toshiba'daki elemanlar çok güzel günah çıkartıp, takdis ediyorlar benden tavsiye cebinizde bir ağırlık hissederseniz hemen kendinizi en yakın toshiba'nın önüne atın 10 dakkada ne ağırlık kalcak ne bişey garanti :D

Şimdi bilgisayarımı çalışır vaziyette yerine koymuş ve tüm günahlarımdan arınmış bir şekilde huzur içindeyim :)

Bu arada 1 kişi beni izlemeyi bırakmış gözümden kaçmadı sanmayın çok ayıp çok :(

Sürç-ü lisan ettiysek affola.

11 Şubat 2011 Cuma


Allah seni bildiği gibi yapsın ttnet

7 Yorumgaçlı Okurcan
ttnet
Son birkaç gündür hızımda belirgin bir düşüş vardı geçer diye bekledim geçeceği yerde daha beter bir hal aldı.Kardeşime bir albüm indirmeye niyetlendim başladığıma pişman oldum 9.5 - 10 kb ortalamayla download mı olur kardeşim TTNET içine ettin internetimin.Her sene 2-3 milyar doları cukkalamayı biliyorsunuz kullanıcıya gelince sınırsız internete "adil kullanım" adı altında kota koyuyorsunuz.Güya adsl kullanıyoruz dial-up kadar hız var ne diyeyim ki ben size.Destek telefonunu da aramıyorum bıktım şuna bas buna bas karşına çıkan ne desen anlamaz.Hiç olmadı bari sitenizde böyle durumlar için uyarı mesajı duyuru falan olsun.Bari millet ona göre başının çaresine baksın.

İçimden bi dünya saydrıyorum...

10 Şubat 2011 Perşembe


Amorti hayat

13 Yorumgaçlı Okurcan
milli piyango
Böyle şansa ne denir bilmiyorum bu güne kadar aldığım milli piyango biletlerinin neredeyse %90'ına amorti çıktı.Yılbaşında büyük umutlarla aldığım bilete amorti çıkmıştı gidip değiştirdim yerine aldığım bilete de amorti çıktı, onu da iade ettim yerine para aldım mecburen bilet yoktu ama parayı kenara ayırdım, aynı şekilde bir kaçgün sonra aynı yerden ayırdığım parayla aldığım bilete de amorti çıktı.Kader başlatma işine lan yeter madem ikramiye vericen niye bu kadar amortilerle süründürüyosun kırılsın bu fasit daire ömür boyu bütün amorti haklarımı al bana doğru düzgün bir ikramiye ver gına geldi biletçi beni görünce tanıyor artık :)))

9 Şubat 2011 Çarşamba


Darth Vader'in gençliği

6 Yorumgaçlı Okurcan
Volkswagen'in Passat için yaptırdığı bu reklamı izleyince bayıldım resmen.Evin küçük çocuğu Darth Vader'kılığında (ki beni benden alan nokta budur zira Darth Vader'e hastayım) çeşitli aksiyonlara giriyor (Force kullanmaya çalışıyor) bazı yerlerde koptum hele o köpek karşısındaki durumu ve köpeğin bakışı muhteşem çok iyi yakalamışlar Hele hele başarısızlığa uğradığında yaşadığı hüsran yok mu :D Bizim reklamcılara örnek olarak izletmek lazım nasıl samimi ve sevimi bir reklam yapılabilir başlığı altında.Bence öğrenmeleri gereken çok şey var...

8 Şubat 2011 Salı


Ben bir aptalım

5 Yorumgaçlı Okurcan
Sevgili Müjdat Gezen'den son günlerde yaşanan milletin %60'ı aptal muhabbeti üzerine ona yüklenenlere bir cevap niteliğinde kaleme aldığı muhteşem bir yazı.


Müjdat Gezen
Ben bir aptalım

Buna karar verdim. Çünkü akıllı biri olsam: AKP’ nin yanında olduğumu, Recep Tayyip Erdoğan’dan başka büyük olmadığını ülkemde onikimilyondan fazla açlık sınırında insan bulunmadığını, üç milyon işsiz olmadığını, emekli ve işçilerin refah içinde olduğunu, yakında Avrupa Birliği’ne gireceğimizi, AKP hükümetinin muhteşem bir hükümet olduğunu söyleyip, istediğim kanalda en iyi parayla istediğim işi bulup, reklam filmlerinde boy göstererek, acayip para kazanır gül gibi geçinirdim. Oysa ben bankadan kredi alabilmek için oturduğum evi ipotek ettirip, bu parayla okul yaptırıyorum ve AKP karşıtı olduğum için de tehditler alıyorum…

Bana bakın satılmışlar… Bana bakın AKP uşakları ve popo yalayıcıları… Benim korumalarım yok, zırhlı arabalarım yok, silahım yok… Daha doğrusu ben böyle zannediyordum… Ama varmış. Bu ülkede gerçek Atatürkçü gençler varmış. Gerçek onurlu insanlar varmış. Öğrencilerim dışında yürekli pek çok öğrenci varmış… Elli yıldır kimseyi kandırmadığımı, düşüncelerim uğruna hapis yattığımı ve tek çıkarımın onların çıkarı olduğunu bilen kitleler varmış. “Mış” demem haksızlık olur. Biliyordum. Ama bu denli atik davranacaklarını bilmiyordum… Aldığım riyasız telefonlar, fakslar, mailler satılmışları çok azınlıkta bıraktı…

Size başbakan sofrasında yemek yiyip “haklısınız efendim” diyen sanatçılar mı lazım?... Ben onlardan değilim. Size popo yalayıcı, suya sabuna dokunmayan “siz bilirsiniz efendim” diyen sanatçılar mı lazım? Ben onlardan değilim. Size korkak ürkek “aman parama dokunmayın” diyen sanatçılar mı lazım? Ben o değilim. Size muhalefet etmeyen, el etek öpen, “padişahım çok yaşa” diyen sanatçılar mı lazım? O ben değilim. Ben, kendini bildi bileli fikirlerini açıkça söylemekten korkmayan, dümdüz biriyim. Yaptıklarımı, söylediklerimi herkesin beğenmesini istemem. Neden bir hırsız, bir üçkağıtçı, bir yağcı, bir sahtekar benim yaptıklarımı beğenecekmiş?... Herkesi mutlu etmek gibi bir niyetim hiç olmadı. Söylediklerimden mutlu olmayanlar dönüp kendilerine bakacaklar. “Bu adam ne dedi de biz kızdık?” diyecekler… Ben yetmiş yıla yaklaşan ömrümü toplumuma verdim. Bundan mutlu olmayanlar kendilerine dönüp bakacaklar. “Bu adam neler yapmış, ben ne yapmışım?” diye kendilerini bir gözden geçirecekler. Her türlü eleştiriye açık bir meslek yapıyorum. Beğenen de olacak beğenmeyen de. Ama, tehdit, küfür, hakaret odlumuydu, orada aynen sizin anladığınız dilden giderim.


Müjdat GEZEN

6 Şubat 2011 Pazar


200.İzleyici

11 Yorumgaçlı Okurcan
RE-L124c41+Şaka maka derken 200. izleyici bloğumu takip etmeye başlamış vay anasını sayın seyirciler daha dün gibi gözümün önünde 100.izleyici sanita.Kendisine gazoz sözüm vardı ama ne yazıkki kendisi gelip almadı gazozunu napalım nasip değilmiş :) 8 ayda çok yol kat etmişiz 100 kişi daha bloğu izler olmuş.2 oda 1 salon bloğa kaçak kat çıktım dubleks oldu :) Birdaha ki kutlama 500 demişim ama ne yapayım içim elvermedi 200.izleyici şerefine de bir yazı yazmalıydım.

Kendisi "RE-L124c41+" kullanıcı adı gibi ilginç bir bayan blogger anime hayranı olduğu bloğundanda belli sanita'ya yaptığım teklif kendisi için de geçerli :)

MissEinstein ise 201.olmuş RE-L124c41+ ondan önce davarandığından şansına küssün kusura bakmasın...

5 Şubat 2011 Cumartesi


Devlet Televizyonu mu o da ne?

6 Yorumgaçlı Okurcan
trtTRT'nin nasıl bir propaganda kanalına dönüştüğünü yazmıştım ancak geçenlerde yaşananlar olayın artık propaganda boyutunu aşıp dezenformasyon ve karalama kampanyası'na dönüştüğünü görmemi sağladı.Büyük Takip adında bir "Haber Programı"nda ÇYDD ve Rahmetli Türkan Saylan hakkında aslı astarı olmayan saçma sapan iftiralarla dolu yayın yapılmış.Okuduğumda inanamadım ancak farklı birkaç kaynaktan olayın doğruluğu kesinleşince yuh artık demekten kendimi alamadım.Devletin Resmi Kanalı, kanun ve yönetmeliklere uygun bir şekilde kurulmuş topluma çok faydalı işlere imza atmış bir derneği ve onun kurucusunu nasıl karalar yahu.Bizim kraldan çok kralcılar hükumete yaranmak için işin dozunu hepten kaçırmış durumdalar.ÇYDD'nin güya terör örgütleriyle bağlantısı varmışta örgüt mensuplarına burs veriyormuşta burada yazmaktan beis duyduğum daha nice türlü iftiralar...

Devletin eliyle yargısız infaz.İnsanda biraz utanma olur ama nerde.Yazıklar olsun sizlere bizim vergilerimizle halka faydalı yayınlar yapacağınıza neler yapıyorsunuz.Nerede o eski TRT nerede şimdiki...

4 Şubat 2011 Cuma


Rahmetliyi nasıl bilirdiniz.

4 Yorumgaçlı Okurcan
Defne Joy FosterBizim insanlarımız hakikaten bir tuhaf milleti yargılamaya bayılırlar lakin aynada kendilerine hiç bakmazlar.Defne Joy Foster rahmetli oldu arkasından o kadar çok atıp tutan oldu ki artık sabrın sonuna geldim bende bişeyler yazayım istedim ne yapayım.Vay efendim evli ve çocuklu bir bayanın gece gezmelerinde ne işi varmış, elin herifinin evinde ne geziyomuş,ahlaksızlıkmış da bilmemne yahu bilader - bacı sanane ? Sana batan ne anlayamadım her koyun kendi bacağından asılır öbür tarafta vereceği bi hesabı varsa o verecek sana ne oluyor? onun günahlar yüzünden sen de cehennemde yanmıyacaksın ya ne diye çemkiriyosun ardından? Hemde bunu yapanların pek çoğu "dindar" kimseler tırnak içinde "dindar" zira bu atların dinle diyanetle alakası yok şeklen dindar kimseler öyle olmasa peygamberimizin "Ölülerinizi hayırla yâd edin.” ve “Ölülerinizin iyi amellerini anın, kötülüklerini zikretmeyin" sözlerini tutarlar "Allah rehmet eylesin günahlarını affetsin onu bağışlasın" der geçerler ama nerde...

Bu tiplerden birisi ismini zikretmekten dahi ikrah ettiğim bir paçavranın yazarı.Adam yazı yazmamış resmen kusmuş içindeki tüm necaseti ama aynı bünye kendi yazdığı paçavradaki sübyancı için gıkını çıkartamamış o zaman biri karşına çıkar bu ne pehriz bu ne lahana turşusu demez mi? Sen kendi insanına bi bak bakalım daha ne sübyancılar, daha ne ensestler, daha ne sapıklar var ama onlara gelince sesinizi çıkartamazsınız değil mi? Allah muhafaza ya bi hocanın-şeyhin, akrabası-yakını falan çıkarsa başınıza neler gelir alimallah öyle değil mi? Sizin insanlıkla bir bağlantınız yok.Şu dünyada başarabileceğiniz tek şey gerçek aydınları bir otelde kıstırıp yakmak...Aldığınız her nefes insanlığa bir küfür.

Bıktım bu ikiyüzlü ahlak bekçilerinden...

Birde Hıncal Uluç var ki ne desem bilemedim yaşına ve kariyerine saygım büyük kendimi bildim bileli köşesini okur ve takip ederim.Malum köşe yazısını büyük bir talihsizlik olarak nitelendiriyorum okuyunca gerçekten çok üzüldüm.Hıncal Uluç'a aynaya bakmasını tavsiye diyorum ne olur birazcık empati.Yoksa gazetesi malum çevrelerin eline geçtiğinden dolayı kendi görüşleri de bu yönde bir değişim mi gösterdi açıkçası merak ediyorum.

Ya sabır...

2 Şubat 2011 Çarşamba


Talibankiye

4 Yorumgaçlı Okurcan
Ucube Heykel
Gözünüz aydın sonunda "ucube" heykel için belediye meclisinden yıkım kararı çıktı.Tiz vakitte killesi urula.Yukardan aşşağıya kese kes parçalayıp başka bir yere taşınacakmış :D Tabi dinamitle patlatırlardı onlara kalsa lakin avrupanın gözü üzerlerinde üstelik "ucube" sit alanı üzerinde o yüzden ince ince kıyacaklar canım heykele.19 kabul oyuna karşılık 4 red gelmiş redlerin tamamı chp'den 11 kabul akp, 8 kabul'de mhp'den.Mhp'nin kabul oyu vermesi çok enteresan gerçi cumhurbaşkanlığı seçiminde akp'nin eline kozları veren de mhp idi anlam veremiyorum nasıl bir muhalefet anlayışıdır bu.Eğer mhp'liler red deselerdi 12 red 11 kabulle belediye meclisinden geçmezdi karar ne diyeyim yıkımın vebali onların da boynuna kaldı.Bundan sonra kimse gelipte mhp modernliği savunuyor demesin bana kusura bakmayın.Siyaseten büyük bir hata yaptılar...

Hani bir hikaye vardır kurbağayı tenceredeki kaynar suya koymaya çalışırsın kurbağa hemen zıplar kurtulur ama ılık suya koyup yavaş yavaş ısıtırsan kurbağa piştiğini anlamaz yerinde kalır.Türkiye'nin durumuda böyle biraz.Ufak ufak yavaş yavaş ısıtıyorlar suyumuzu farkına varamıyoruz(genel olarak) tabi benim gibi çıkıntılar aman dikkat edin tehlikeli işler dönüyor diyoruz da bizi kimsenin iplediği yok.

*Önce sanatın içine tükürdüler gıkınız çıkmadı

*Sonra heykelleri müstehcen diye kaldırıp yerine çaydanlık semaver diktiler ses etmediniz.

*Belediyelerinin mekanlarında içki içilmesini yasakladılar kendi tercihleri diye dokunmadınız.

*Denize girilebilen yerleri sahil yolu yapıyoruz diye kapattılar ayılmadınız.

*Belediyeler içki satan yerlere ağır baskı uyguladı hatta dayak attılar görmezden geldiniz.

*Sanat galerisine baskın yaptılar ortalığı yıktılar pıstınız

*Kanun çıkartıp içki satılmasını ve mekanların satışını zorlaştırdılar yaş sınırı 24'e çekildi hiçbirşey diyemediniz.

*Şimdi içine tükürdükleri heykelleri yıkıyorlar ne yapıyorsunuz kocaman bir hiç.

Türkiye gittikçe talibanlaşıyor farkında mısınız? Gerçi bu biraz klişe oldu Cumhuriyet gazetesininin tehlikenin farkında mısınız? uyarısından sonra ama ne yapalım.Tabi o zaman bu günki liboş aydınlar kahkahalarla gülüyordu cumhuriyet'e çok evham yapıyorsunuz abartıyorsunuz lakırdıları,maytapları gırla gidiyordu.Noldu bu güne gelince kapak oldumu adamların yaptıkları? 12 eylülle hesaplaşacağız diye yargıyı elegeçirmelerine bile destek oldunuz hani hesaplaşma? Hangi darbeci girdi içeri :) Bişey söyliyeyim mi darbeyle hesaplaşacak en son insanlar iktidardakilerdi lakin bunu görecek göz,düşünecek beyin bizim liboş aydınlarda yoktu.Onlar iktidarın nimetlerini sayıp bankalara yatırmakla meşguldüler.Bu gün yeni yeni ayılıyorlar ama heyhat tencerede yavaş yavaş ısıtılan kurbağa misali zıplayıpta tencereden çıkacak takati kalmadı hiçbirinin.

Daha bu gün akvaryumcuda bir Halk otobüsü şöförüyle konuştum adam kahvede sohbet ediyor arkadaşlarıyla kim verdi akp'ye oy diye soruyor kimse ben verdim demiyor,diyemiyor adamcağız sinirleniyor en sonunda çemkiriyor arkadaşlarına "-ulan ben vermedim sen vermedin o vermedi peki kim verdi oyları bu partiye :D"

1 Şubat 2011 Salı


Meyhane

8 Yorumgaçlı Okurcan
Salaş bi meyhanede olmak var şimdi.
Fonda inceden zeki müren ya da müzeyyen abla çalacak,
Soba başında bir masa,
Denize nazır,
Çıtır çıtır odunun yandığını duyacaksın.
Önünde bi ufak rakı,
Yavaş yavaş yudumlayacaksın
İncecik kadehten hayatı


02.02.2010
Cemo
Yeni kayıtlar Önceki kayıtlar Anasayfa